bu olay içinde bulunduğumuz yüzyılda meydana çıkan bir olay değildir.
buna benzer şeyler daha eski zamanlarda da olmaktaydı lâkin, bu kadar göreceli değildi.
çiftler yine bir şekilde bir yerlerde buluşup, birbirlerine olan özlemlerini giderebiliyorlardı.
bakınız; 70'li yıllarda yaşamış amcaların hikayeleri...
bu zamanı o zamandan ayıran tek şey, insanların artık böyle şeyleri normal karşılaması, sevgililer gezsin, dolaşsın, eğlensin, birbirlerini tanısın mantığıdır.
çok da yerinde bir düşüncedir, en azından insanlar rahatlıkla birlikte gezip dolaşabiliyorlar ve eskisi gibi çok sık yalan söylemek durumunda kalmıyorlar...
bir örnek vermek gerekir ise;
sevgilisiyle buluşacak olan kız: -anne ayten'den örnek almaya gideceğim, biraz da laflarız, akşam hava kararmadan gelirim...
yukarıda okumuş olduğumuz örnek kızımızın erkek arkadaşıyla buluşabileceği anlamında kullanılabilir. ayten'den örnek alınacaksa bile, ayten'e bir gün önceden tembihlenmiş, örnek hazırlanmıştır ve anne olur da ararsa, "daha gelmedi" ya da "anca çıktı bizden" yalanı halihazırda bekletilmektedir.
konuya girdikçe amacından uzaklaşıyormuş gibi geliyor ama aslında uzun uzun değinilmesi gereken bir konudur.
kısadan kesiyorum, ilişkiye girmek olarak illaki seks olarak değerlendirilmemesinden yanayım.
zaten önlerinde bir engel olmayan, buluşmalarına ya da görüşmelerine bir yasak koymayan olduktan sonra bu "ilişkiye girme" olayı mecburi değildir.
kendini bilen, sevdiği insana değer veren ve aynı şekilde değer gördüğünü hisseden insan "olması gerektiği zamanı" beklemekten şikayetçi olmayacaktır...
tam tersi için, "vur kaç taktiği" mantıklı insanlar için söylenebilecek çok da fazla birşey yoktur.