geçenlerde bir ahbabımla iki lafın belini kırarken bana okuduğu bir olaydan bahsetti. şimdi ben de size bahsedeyim. anlatıcı kişinin aktardığı olayda amerika'da (sanırım amerika) yaşayan bir teyze ile ona ayda bir kaç kez posta bırakan postacısı vardı. işte zamanın birinde postacı gene postayı bırakmak için teyzenin evine uğrar. bakar teyze yalnız bir şekilde kendini içeri davet ettirir. zaten küçük yerde olduklarından bir samimiyet vardır haliyle. neyse bizim postacı içeri girer sonra bizim teyzeyi öldürür. elemanı acar polis teşkilatı yakalar. "neden öldürdün?" diye sorarlar. cevap ise çok ilginçtir: öldürürsem yakalanmayacağımı anladığım için öldürdüm.
olayın manyaklığı bir tarafa bu tip demeçler artarsa ne olacak? yalnız yaşayanlar potansiyel olarak suça yardım ve yataklıktan yargılanacaklar mı? kimseye kahve ikram edemeyecek miyiz? ya da postacılar potansiyel suçlu mu? postacı kapıyı gerçekten iki kere mi çalar? hepimiz suç işlemeyi düşünmedik mi? hepimiz potansiyel suçluyuz o zaman. hah tamamm şimdi oldu hepimiz potansiyel suçluyuz. ayrıca o postacı da çok salak. hani yakalanmıyordun lan?