Bir fantastik film eleştirisi sırasında "Yaratık hiç gerçekçi değildi, bu nedenle film berbat!" dediğini duyup kulaklarıma inanamadığım, sonra yüzündeki 'Ya, işte toplumsal bulmadığım bir filmi böyle itin götüne sokarım' ifadesini görünce "Ha şimdi anladım senin niyetini," dememe neden olan, hangi gayeyle olduğunu bilemesem de "Film Eleştirmeni" titrini üzerinde taşıyan varlık.
Bu ve bunun zihniyetindeki adamlara yaranmak için seksenlerin sonlarıyla doksanların başlarında, iki karakterin yarım saat, tek plan, abuk subuk felsefeler parçaladığı filmler çekilmişti de, az kalsın Türk film endüstrisi batıyordu. Nasıl oluyorsa hala revaçtalar. Tamam, eleştirmenlik üretmeyi başaramayan beceriksiz varlıklara özgüdür de, insan öyle ya da böyle yaptığı işe bu kadar mı saygısız yaklaşır kardeşim?
Fantastik filmde uzaydan gelen bir yaratık varmış ve hiç gerçekçi değilmiş! Bak hele bak! Uzay+Yaratık+Gerçek!
Yahu fantastik dediğin şey zaten bildik gerçekliğin çarpıtılması demek... Bin beş yüz yıl da yaşasan göremeyeceğin yaratıkların etten kemikten (ya da ateş veya dumandan) oluşmuş olarak ortada fink atacağını kabullenmek demek... E o zaman "Yaratık gerçekçi değildi" ne demek! Bu nasıl bir mantıktır?
Bu pencereden bakarsan bütün fantastik (ve hatta bilim kurgu) filmler berbat demektir... Hangi yaratık gerçek gibi olabilir ki?