her gittiği ortamda mutlaka bi politik tartışma açan yazardır. kendi açmasa da, onun olduğu ortamlarda bir şekilde derin mevzular tartışılıyor. mesela zirvede ilk oturduğumuz mekanda bi tartışma açılır, sonra başka bir mekana geçilir, farklı yazarlarla karşılaşılır. bu eleman, yeni yazarlarla da aynı konuları tartışır. mekandan mekana taşıdığı şey, tartışma konularıdır.
bir de şöyle bir özelliği vardır; havadan sudan konuşmaz. ille de tartışma havasında, kendini savunur gibidir. misal;
yazarın biri: abi geçenlerde bi metal konserine gittim...
anarchy x: şimdi, metal müziğin kökeni....
---
yazarın biri: sözlükte sağ sol çatışmasss.......
anarchy x: bak, stalin şöyledir böyledir.... demokrat parti iktidarı...
---
yazarın biri: allah, din, bla bla...
anarchy x: inançlara saygı duyuyorum ama.....
---
yazarın biri: hede hödö diziyi izleddd....
anarchy x: çemberimde gül oya vardı, tavsiii.....
---
şu diyalog da yakında geçebilir:
yazarın biri: naber abi?
anarchy x: şimdi, bu sorunun genelde 2 çeşit cevabı vardır. iyilik ve tersi. iyilik kavramı milattan önce 2135 yılında ortaya çıkmıştır. o zamanlar insanoğlu, karnını doyurursa kendini iyi hissediyordu. insan özünde iyidir. amma velakin; bu kavram günümüzde asıl anlamından kaymıştır. iyilik derken kastedilen şey çok önemli. kötülük desek, o derece zifiri bir ruh halinde olduğumu düşünmüyorum. gri diyebiliriz; ama onu da hangi kavrama dahil edeceğimi bilemem. iyi'lik kavramına saygı duymam; ama iyi insanlara saygım vardır. sorunun cevabına gelirsek; şu sıralar... abi, nereye kayboldun, konuşuyoduk?!!!
