sabah sabah ne peynir ne zeytin yine kolayla karnımızı doyuruyoruz mınıskim diye söylenmeye başladı mehmet, karşısında kıçının çatalı gözükerek uyuyan arkadaşı selim'e bakıp mınakodumn çocuğu diye sövdü içinden, odanın içi leş gibi sigara kokuyordu, bilgisayara bakıp yarım kalan porno filmlerin inmediğini görünce iyice sinirlenip uyandığı sabaha lanet etti içinden. piçlik olsun diye, kafasını arkaya çevirerek hala ayı gibi uyuyan arkadaşı selim'in pijamasını dahada aşağıya çekip, odadan kaçtı. abisinin pantolonu, abisinin gömleği donuna kadar abisinindi herşey, bir ayakkabıları ona aitti, ayakkabılarda liseden kalma. her zaman aynı yerinde olan şarapcıyı gördü, herif çekmiş muşambaları üstüne haşır huşur sesler içinde uyuyor.şarapcının üzerine yatmış bitli kediye bakıp imredi, "ohh ulan şarap var, yatacak yer var, ayyaşın üstünede kurulmus, rahata bak kodumn kedisinde" dedi seslice. saate baktı işe tam bir saat 15dk'sı kalmıştı, geç kalıp kalmayacağını hesaplamaya başladı, yine patron kim bilir nasıl kafasını sikecekti mehmetin. kestirme olacağını düşünüp daha yarım yamalak olan inşaatın içinden geçmek aklına geldi birden, iki adım ötedeki inşaata daldı ve yürümeye başladı, içerisi eşşek ölüsü gibi kokuyordu, yerlerde belliki gece sikşmek için gelen orspuların amndan çıkmış prezervatifler vardı, birden arkasından çat diye bir ses geldi, ödü bokuna karıştı mehmetin, ulan hızlıca çıkayım şurdan diye adımlarını sıklaştırdı, belliki içeride hala birileri vardı ya tinerciler ya şarapcılar başka kim olucak kodumun yerinde dedi. arkasına baka baka yürürken birden önündeki boşluğu farketmedi mehmet ve bir kat aşağıdaki beton zeminine kafa üstü çakıldı. sayısız küfürün eşliğinde elini kafasına attı ve kanadığını farketti. elini kafasinin altina koyup etrafina goz gezdirmeye basladi, saginda solunda iki uc tahta parcasindan baska birsey yoktu, kafayi kaldirinca arkasinda eski tahta bir merdiven oldugunu farketti, ulan bu merdiven beni tasirmi, iki basamak ciktiktan sonra yere dusup karpuz gibi dagitmayalim beyni derken, birden koy gotune minagoyim daya merdiveni deyip dustugu kata cikti, sonra ayni hizla binanin disina atti kendini, hay mnskiym kimse yok sagda solda derken kan kaybina daha fazla dayanamayip yere kapaklandi mehmet. gozlerinin onundeki hersey birden, sanki photoshop'ta blur efekti veriliyormus gibi degismeye basladi, gozleri kapanirken sadece onunde pazardan alindigi belli olan sivri burun ayakkabilarindan bir cift gordu.
4-5 saat sonra...
+uyan lan pezevenk.(caatt tokat sesi)
+mina godum it olusu gibi uyuyo, uyan lan!( bir tokat sesi daha)
mehmet gozlerini actiginda, ayni hizla geri kapatti;
-lan! lan sondurun su isigi minagoyim, kamyoncu gibi acmissiniz uzunlari, cek lan isigi diye haykirdi.
gozunu alan isik kapandiginda, etrafina soyle bir goz gezdirdi mehmet. odanin tavaninda aydinlatma icin eskilerden kalma simit seklinde florasan takiliydi, mehmetin gozunu alacak kadar kuvvetliydi bu simit, tam karsisinda koskoca bir immortal posteri gordu, odanin icinde fazla esya yoktu, etraftaki iki sandalye ve yaylari adamin gotunu rahatsiz eden eski bir yatak, bu yatagin yaninda da, bir milyoncudan alinmis bir komidin vardi.
karsisinda eskiden televizyonda gordugu ama cikartamadigi bir kisiyi buldu mehmet, parlak mavi bir ceket, icinde beyaz bir gomlek, yine mavi fakat daha koyu bir mavi renkte pantolon ve yere duserken gordugu sivri burun ayakkabilari farketti, belli ki kendisini insaatin onunden alan adam buydu.
mehmet:nerdeyim lan ben?
+uyan aminagoyim, yasiyon mu yaaraam! diye bagirdi karsisindaki adam.
mehmet(kucuk emrah cakmasi bir sesle) :abi nerdeyim, ne oldu, ne yapiyonuz bana? derken iceriden yine televizyondan tanidigi hatta, sarkilariyla huzunlenip rakinin biranin dibine vurdugu biri cikti karsisina.
+amarall ne yapiyon lan cocuga yaraam!
- ya muslum abi tasittin bana pezevengi, 2 saattir sayikliyo bide, bir minagodeum evlatlari, bir cekilin sira bende, bir lan ittirmeyin aminagoyim. diktin beni adamin dibine kafami sikti, delirdim amk.
mehmet bir anda gozlerine inanamadi, karisisindaki muslum gurses'ti, arap baci bozmasi ise amaraldi. nerden ne alaka lan diye kafasinda olayi kurgulamaya calisirken muslum soze girdi.
+yahu sen insaatin onunde gidiyordun birden yere bodoslama dustun, baktik kafan mafan yarilmis dedik alalim biz bu cocugu. amaralin fakirhanedeyiz, pezevengin bos odasi yokmus seni anca buraya yatirdik. kalk hadi hastaneye dedi.
mehmet ulan nerden nereye diye dusunurken, muslum ve amaral kollarindan mehmeti arabaya tasidilar, araba koltuklari kaplanmis, cd calar takilmis, motoru belli ki modifiye edilmis bir murat 124'tu. muslum baba, radyoya rastgele bir kaset cikartip takti, ikitelli tem istikametinden topkapi-ankara yonune saptik...
birkac saat sonra...
selim:aha ayilyo!
s:mehmet, mehmet iyimisin?
-hii? nerdeyim lan ben?
s:mehmet hastanedeyiz abi!
-muslum babayla ile amaral nerde?
s:ne muslumu ne amarali mehmet! huu! herif beyin amcklamasi gecirmis.
-gittiler mi ya?
s: olm, insaatta cukura dusmussun, kafan yarilmis hastanedeyiz olum kendine gel.
-lan muslu..
-gittiler demekki...(icinden)
s: sarapci bulmus seni, yatiyormussun yerde. inanmadik pezevenge, kapinin onunde donunu cikartinca adami buraya kadar kovaladik. sonra bulduk seni.
-: ne kadardir burdayim lan?
s: bir saat oldu.
-:aziz ipnesi geldimi, agzina sicicam onun, torrenti kapatmis.
s: ya bir sus amk, annenler geliyo skcekler seni.
-: yaa koy gotune... ***