hayata başlarım, ağzım burnum derken, yanımdaki insanların sürekli kendilerine bir uğraş bulduklarını görürüm. biri gitar çalar, diğeri yazı yazar, öbürü siyaset yapar... başlarım hepsine kendimi koymaya. koyarım, koyarım.. hiçbirine sığmam. hep küçük gelirim; başarısız olurum. denebilir yaş kaç diye; 20lik dişlerin çıktığı yaştayım derim.
evet. küçüğüm daha neler çıkaracak hayat karşıma. evettt amerikan filminden çıkan james; 'tanrının, hepimiz için bir planı var.' dedi bana. ama çok merak ediyorum herkesin yeteneği varken, bu, tembelin niye bir özelliği yok? (tembel derken amacım şirin göstermek değil. 'aynen' öküz 'gibi'.)
hep ortalamaydım. orta. ilköğretime başladım. çok süper de değildim, çok kötü de...-aslında çok kötü olmakta 'yetenek' bence. çünkü her şeye ortada başlarsın. nereye gidersen yetenek olur.- lisede öyle, şimdi üniversitede de... şunu kesin anladım;
ortalama olmak, yeteneksiz olmanın diğer adıdır.
insanları etkileme özelliği yoktur bende. kuzenim insanlara söverek onları ele geçirir(bir nevi aşağılamak; ama tam değil), arkadaşım çok fazla iyi olmakla. diğerim, gider konuşur, konuşur. öbürüm, çok komiktir...
ben ne bokum? hiçbir booookk.. ulan bok bile değilim be. yeteneksizin tekiyim. yok hiçbirr şeyy yoookkkk. bahaneye de gerek yok. hep böyle olacak. acep ne olacağım? ne iş yapacağım? nerde yaşayacağım?
yeteneksizliği, anlatırken bile yeteneksizliğimi görebilirsiniz. hatta bu bir örnek. bravoo bana. çok iyi açıkladım çooookkk.