zor bir hayatın ardından gelen şöhret, para ve yalnızlık. garip gelmiştir yaşantısı. yok 'kaldırım sercesi' yok 'acıların kadını' yok efendim yok. bu tuhaf görüşlü kadın zayıf, celimsiz ve korkunc görünüşünü, üzerinden atmadığı gecmiş acılarıyla harmanlayıp muhteşem sesiyle doz doz pompalamıştır etrafına.
bir rivayete göre, bu sürekli hasta ve acı ceker vaziyette ya... üzüm üzüm üzüyor ya milleti sonrada paralar cukka... neyse efenim, sahneye cıkmadan evvel kan renginde boyaları ağzına alır, her öksürdüğünde mendiline, ağzının kenarlarına bulaşmasını sağlarmış. sonra da aaaa, edith hasta vah zavallı vah, ölecek mi garip şeklindeki yansıyan acılarla beslenip daha da devleşir.
kadın işi biliyor, reklamın iyisi kötüsü olmaz durumunu teee o zamanlarda kavramış.