çaresizlik ve umutsuzluğun dibindeyken söylenip bir o kadar da gerçekçi olan söz. batı da ortaçağ'dan sonra ortaya çıkan eski değerler, uğruna savaşılan değerler, kaldırılıp yerine birey konmuştur. Sanki tek başına bir bok becerebilecekmiş gibi insanoğlu da buna sımsıkı bağlanmıştır. Bireyselciliğin dibine vurunca da bu sözü anlamlandıran bir kul da, yeteri cesareti varsa intihar etmiştir. kırkbeş yaşında eğitimli kibar aydın bey kafasına sıktığı tek kurşunla yaşamını yitirdi, kendisinden beş yaş büyük karısının hala anlamıyorum her şeyimiz vardı dediği kayıtlara işlendi.