insanlara ısrarla anlatmaya çalıştığım, ama ahlak erozyonu yüzünden geçiştirilen; sömürücü, hırsız, şerefsiz, namussuz, haysiyetsiz, karaktersiz, her şeylerini para ile ölçülendirmiş, din denen sürüngen bağası altında çirkinliklerini saklayan bir güruhtur müslüman burjuva.
her zaman belirttiğim "dinin yönetimsel bir araç olduğu" gerçeğini yüzümüze çarparlar. bütün dinlerin insanları sömürü yolunda kullanıldığını bir kez daha kanıtlarlar. gören gözlere, işiten kulaklara, farkında olanlara din kemiğini atıyorlar. fakirlere, yoksullara, açlara sadaka dağıtıyorlar. sanki fakirlik bir kadermiş gibi. sanki fakirliğin nedenleri kendi hırsızlıkları, sömürüleri değilmiş gibi.