dank etti bunu okuyunca, ve biraz empati kuruca bakın ne gibi sonuçlar çıktı ortaya:
birinci bölüm:
öncelikle cinsiyet, insanların hayatının en önemli gerçeğidir. insanın psikolojik ve sosyal durumunu ve konumunu belirler. özellikle türkiye toplumu gibi oldukça kapalı bir toplumda cinsiyet, insanların hayatı, duyguları, düşünceleri, hayalleri, beklentileri, bilinçaltı gibi bir çok konuda en büyük etkendir.
herkes kendi cinsiyeti perspektifinde bakar dünyaya, bir erkek sokakta mendil satan bir çocuk görünce hassiktir diyebilir ama bir kadın ona daha şevkatli yaklaşır her zaman. daha duygusal varlıklardır kadınlar.
cinsiyetten öte bir etken var mıdır ki bireyin hayatına etki eden? dünyanın her yerinde bu böyledir. hele hele türkiye de cinsel kimlik çok büyük bir ayraçtır. toplumumuzda bir cinsel üstünlük telaşı var, ataerkil miyiz anaerkil miyiz yoksa kadın erkek eşit mi diye birbirimizi yer dururuz.
kadın ya da erkek olmak böyle bir şeydir işte, hepimiz, erkek ya da kadın olarak temelde iki farklı açıyla bakarız her konuya her olaya. ve bu bakış açısı, görüş farklılığı da hayatımızın her alanında bir yorum farkı olarak kendisini gösterir. burda hayatın her alanından kasıt yalnızca açtığımız başlıklar ya da yazdığımız yazılar değil, güncel yaşantımız, psikolojimiz, konulara, hayata ve insanlara yaklaşımımız, tercihlerimiz, bilinçaltımız. kısacası her şeyimiz ilk önce cinsiyet süzgecinden geçer. evrilir ve bir davranış olarak ortaya çıkar.
bu bağlamda düşünecek olursak, insanların yazdıkları yazılardan yola çıkarak cinsel kimliklerinin şeffaflaşması kadar doğal bir şey yoktur.
ikinci bölüm:
bir diğer konuysa, kimi insanların cinsel kimliklerini gözümüze sokarcasına lanse etmesidir. bu tasvip etmediğimiz bir davranış türü evet. fakat biz erkekler olarak, haklı olarak çözemediğimiz çözsek de tam olarak otopsi yapamadığımız kadınları bu şekilde eleştirmemiz bile bir anlamda yanlış bir yaklaşım bence.
ayrı bir bakış açısı da erkeklerin entryleri ya da yazıları okurken yazarın cinsel kimliğini bulma çabasıdır. biz deştikçe ortaya çıkar elbette cinsel kimlik. bu da bizim yani erkeklerin, psikolojisini, ordan da yola çıkarak toplumumuzun psikolojisini gösterir. bunda da gocunacak pek bir şey göremiyorum fakat olmasa daha iyi olurdu. bu toplumsal bir sonuçtur.
evet, kişilerin cinsiyetlerinin yazılarına yansıması ve okurken yazara cinsel kimliği ekseninde yaklaşmamız tamamen bir toplumsal sonuçtur. bu sonucu doğuran aktörler her gün güncel hayatımızda karşımızda zaten.
sonuç bölümü:
netice olarak, hepimiz kadın ya da erkek, birer insanız. bireyiz. birbirimizi reddetmeyi bırakıp kabullenmeliyiz artık. sidik yarıştırmaktan, birbirimizi elde etmeye ya da egomuzu o veya bu şekilde tatmin etmekten ziyade kabullenip daha rasyonel hayatlar sürmeliyiz.
bir dipnot da sabredip buraya kadar okuyan sevgili arkadaşlarıma; öncelikle üşenmediğiniz için ve sonralıkla zahmet edip okumaya değer gördüğünüz için, cinsel kimliğinize bakmaksızın teşekkür ederim.
ikinci bir dipnot da yazımı beğenen kadın okurlara, özel mesajla bana ulaşabilirsiniz. reanarchy sıçtın lan bu son cümlemde, yok yok ruhi neticede biz de erkeğiz. bakarsın ekmek çıkar. ironinin bokunu çıkardın reanarchy.
