Sözlük yazarları içinde bu kadar yorum alacak kadar tanındığına çok sevindiğim taraf gazetesi yazarı. Bu yazarımızın 29.03.2009 tarihli yazısını herkesin okumasını isterim.
Pek çok yazar arkadaş adam hakkında yorum yapmış ama bence bu tiplerin içerdiği tehdit oldukça ciddi.
Söz konusu ettiğim yazı da aslında radikal gazetesi yazarı Türker Alkan'ın 22.03.2009 tarihli yazısına bir cevap niteliğinde. Okuyacakların iştahını kapatmamak için çok fazla ayrıntı vermek istemiyorum ama Kurtuluş Savaşımızın bir yalanlar manzumesi olduğunu, cumhuriyetimizin niteliği, Medeni kanunumuzun nasıl lozan'da diretilerek kabul edildiği, Mustafa Kemal'in bir darbeciden ve diktatörden öte bir şey olmadığı, eğitim reformlarımızın cumhuriyetten çok önce başladığı ve cumhuriyet sonrası yapılanların çok ta bir şey ifade etmediği, Nutuk'un ise baştan aşağı bir tehditname olduğu yazıyor bu yazıda. "Vatan mevzubahis ise gerisi teferruattır" a da ahlaksızlık ideoloji diyerek sonlandırıyor yazısını. sevan Nişanyan, benim gördüğüm en sıkı Atatürk ve cumhuriyet düşmanlarından biri bu yazısıyla. Öyle ki okudukça şakaklarıma ağrılar saplandı. Bu millet büyük bir özveriyle bir mücadele verdi. Bir varoluş mücadelesiydi kurtuluş savaşı ve sıradan bir savaş ta sayılmazdı. Bugün tüm dünyada emperyalizme karşı verilmiş ilk ve en önemli karşı duruşlardan biri olarak sayılan mücadelemizin bu topraklarda yaşayan,etnik kökeni ne olursa olsun fark etmez- bir türk vatandaşı tarafından böylesine küçük görülmesi, içinde bu ülkeye karşı birazcık sevgisi olanların bile canını acıtacak boyutta ne yazık ki. içimden gelenleri bir kavanoz içinde ben de Sayın Nişanyan'a göndermek isterdim doğrusu. Kaldı ki, Mustafa Kemal'i dikatör, darbeci, kendi düşüncelerinin karşısında yeralanları satılmış, ajan, vatanhaini gibi algılayan bir yazarın kendi özel yaşamında bile demokrasiden ne denli uzak olduğunu öğrendikten sonra içim rahatladı gerçekten. Yoksa çok daha fazla ciddiye alacaktım kendisini. Yine de Sevan Nişanyan'ı okumak gerek, bilmek gerek. Neyle karşı karşıya olduğumuzun farkında olabilmemiz için, karşı çıkabilmek için bilmemiz gerektiği için ve uygun bir benzetme olacak mı bilmiyorum ama düşmanımızı tanıyabilmek için. Çünkü bu tip düşünenler sadece bu yazarla sınırlı değil.