öncelikle efekt olarak çoğu yerde sıçmış bir film olabilir ve ben twilight fanı da değilim.. fakat filmin kendi içine öyle bir çekiciliği var ki.. garip bir şekilde beğenilmemesini de doğal buluyorum.. aslında ilk film bir vampür filminden çok imkansız olabilecek bir aşkın nasıl doğduğunu anlatan romantik bir filmdir.. hikaye çok rastlanan türden değil.. bazı eleştirileri okuduktan sonra içlediğim tek konu var; bari oyunculuklara bok atılmasın.. hepsi olmasa bile ana karakterler gayet güzel götürmüşler. izlerken edward ve bella nın birbirlerinin yakınında dururken bile sanki birbirlerinin kokularından etkilenip her an bir sevişmeyi başlatmamak için ellerinden gelen gayreti göstermeleri gibi ilginç de bi izlenimim var.. bu yüzden kim ne derse desin bazı sahneleri için bu yıl izlediğim en iyi filmlerden biri olmuştur twilight.. ve evet ne aman aman bir görsel efekt var ne de oscarlık oyunuluklar.. bunun yönetmenle de alakalı olduğunu düşünüyorum.. ya da prdüksüyonla.. ikinci bir nokta ise genç kızlara hitap ettiği konusu.. ve bunu çok fazla doğrulamıorum.. çünkü çevremdeki erkeklerde kızlar kadar beğendi.. hoş vakit geçirdiklerini ve filmdeki atmosferin çok iyi olduğunu söylediler.. ama edward'ın gerçekten çok iyi bir seçim olması ve kitaptaki karakterle özdeşleşmesi güzel.. o kadar saçma sapan filmler de var oscar diye yırtınan..en azından twilight new moon a bir şans tanınması fikrindeyim..