bu söyleyeceğim şeyi daha önce söyleyen oldu mu bilmiyorum, zira elif şafak hakkında 8 sayfa okuyabilecek kadar sebat sahibi biri olsaydım şu an, fezaya aya ismimi yazmıştım.
kendisi bana hep nabokov a öykünüyor, kendini onla özdeşleştiriyor gibi gelmekte.
başka hiç bir meseleye girmeyeceğim, adalet agaoğlu mevzusu, kocası, bebeleri, kızı ile barıştığı pembe rengi.
hani daha önce sevmezmiş, uzakmış, soğukmuş. siyahmış süt.vs vs.
bir kere, arnavutköy sahilinde yürüyüş yaparken karşılaşmıştık kendisiyle.
gerçekten çok güzel bir kadın.
bir de, seviyorum romanlarını.okunuyor, gidiyor, çevirmen mahareti mi, kendi becerisi mi, bilemem onu elbet. *