bugünkü sözlük asabiyetimden nasibini alacak dizidir. izleyin bakın. istanbul'a belki üç, bilemedin dört kere gitmişimdir. bilmiyorum yani istanbul'u. bilmem de gerekmiyor çünkü ankarada yaşıyorum. bu ülkede yaklaşık 50 milyon insan da istanbul dışında yaşıyor. yani senaryoda metrodan inip bilmemnereye gitmelerindeki mantık hatası sanırım benim de içinde bulunduğum 50 milyon insanı ilgilendirmiyor. dizi bu. kurmaca yani.
dizi her dizi gibi miadını dolduruyor yavaş yavaş. ilk bölümlerdeki samimiyet, bizdenlik yavaş yavaş yok oluyor. bu dizinin izlenme sebeplerinden biri dizi karakterlerinin konaklarda, hanlarda yaşamıyor olması, yiyecek ekmeği yokken taksiye binmiyor olmasıydı. öyleydi ama birden meliha'nın arabası çıktı ortaya. tek kuruş para kazanmadığı halde sinemaya, bilardoya sevgilisiyle giden bir ali var. tam sinema bileti 10 TL. düşünün. ali başkasının evinde kalıyor, elini cebine atmıyor falan. yemin ederim dizilerde yaşamak istiyorum. canım ailemde değil ama. aşk-ı memnu güzel. behlülle bi kere sevişen figuran olmaya razıyım.