Kalp yetersizliği nedeniyle bir süredir yoğun bakımda tutulduğu Almanya'nın Köln kentindeki hastanede hayatını kaybeden Aşık Mahzuni, 1939'da Kahramanmaraş Afşin ilçesine bağlı Berçenek köyünde doğdu. 1956 yılında Ankara Ordu Donatım Teknik Okulunu bitirdikten sonra, Kuleli Askeri Lisesi'nden ayrılan ozan, 1989-1991 yılları arasında Halk Ozanları Derneği genel başkanlığını yürüttü. Pir Sultan Abdal Dernekleri genel merkez disiplin kurulu başkanlığı, Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Yönetim Kurulu üyeliği ve Ozan-Der onur kurulu başkanlığını da üstlenen Aşık Mahsuni, evli ve 8 çocuk babasıydı.
400 e yakın plak, 50 den fazla kaset ve 9 adet yayınlanmış kitabı bulunan, deyişleri pek çok dile çevrilen Aşık Mahzuni Şerif, Türk Halk Müziği sanatçılarının söz ve beste kaynağıydı.YaşatmaK eLimizDe..
Söyleşi ;- Devlet Sanatçisi" teklifi almadınız mı?
- Devlet benim ödülümü sıkıyönetim dönemlerinde tırnaklarımı çekerek verdi!
- Kaç yıl yattınız?
- Peyder pey beş yılın üstünde.
- Çok işkence gördünüz mü peki?
- Çook. Benim mesela gördüğüm iskenceden dolayı on tırnağımın onu da düştü.
- Başka?
- Ayağımdan asılmalar, cereyan vermeler, gözü bağlı olarak her türlü hakaretlere maruz kaldım. Ama bir gün ben kalkıp o sopadan bahsetmedim.
- Neden?
- Çünkü o bahsetmem gereken sopa, devletin kendi sistemiydi
- Pişmanlık duydunuz mu hiç?
- Eğer pişmanlık duysaydım, Aşık Mahzuni Şerif olmazdım
- Peki bunca acı, işkence, dışlanma, korku sizi "uslandırma"dı mı?
- Aksine daha da bileyledi. Çünkü eğer gerçekten halk ozanıysanız yasadığınız toplumsal gerçeklere dikkat çekmek ve o acıları paylaşmak zorundasınız.
Evet elektrik verdiler, tırnaklarını çektiler, dişlerini söktüler, küfürler savurdular.Kolay değildi ozan olmanın bedeli:
"BiZiM SUÇUMUZ ŞEREFiMiZDiR"
Bazı Şarkıları ;
NE DEDiMSE HALKA
Ne dedimse halka hiç yaramadı
Ben gittikten sonra ararlar beni
Boşa cahillerin gözü karardı
Kuru çene ile yorarlar beni
Duman eksik olmaz her yüce dağda
Bülbül eksik olmaz her yeşil bağda
Atomun patlayıp bittiği çağda
Onun ötesinde sorarlar beni
Ebedi değildir şu yüce dağlar
Ebedi değildir şu yeşil bağlar
Öz gardaşım ama bizim softalar
Mezarımda bile kırarlar beni
Mahzuni Şerif'im gayri gam yemem
Ondan ötesini kimseye demem
Ufak vucuduma kefen istemem
Varsa insanlıkla sararlar beni.
Yuh Yuh
Uzaktan Yakından Yuh Çekme Bana
Sana Senin Gibi Baktım ise Yuh
Efendi Görünüp Bütün insana
Hakkın Kullarını Yıktın ise Yuh
Bu Kadar Milletin Hakkın Alanlar
Onları Kandırıp Zevke Dalanlar
Diplomayla Olmaz Hakim Olanlar
Suçsuzun Başına Çöktüm ise Yuh
Ben insanım Benden Başlar Asalet
Asillere Paydos, Beye Nihayet
Şu insanlık Derde Girerse Şayet
Ona Yar Olmaktan Bıktım ise Yuh