aslında çok garip bir şey.
almanyada lise okuyan bir kişi ile derslerden konuşulduğunda pisagor teoremini lise 1. sınıfta öğrendiklerini duymuştum.
evet bizim fonksiyon ve polinom öğrendiğimiz yılda, almanyadaki akranlarımız bunu öğreniyordu.
sonra Lindsay Lohan'ın bir filminden sahne geldi aklıma: okulun matematik takımına seçilen lindsay** çok basit bir integral sorusunu takımdaki diğer arkadaşlarının bilememesi sonucu biliyor ve kahraman oluyordu. bizim her sayısal öğrencisinin bildiği bir şeyi matematik takımından sadece 1 kişinin bilmesi tuhaf tabi.
buna rağmen sıralamalarda bizim okullarımız onların okullarının çok altında kalıyordu.
durum üniversitelerde de böyle tabi.
bence bunun en öne çıkan sebebi bizim eğitim sistemimizin yaratıcılığı yoketmesi. üniversitede bile sınıf geçmek için ezberlememiz gereken o kadar saçma şey var ki. ben bir mühendislik öğrencisi olarak okula ilk geldiğimde amacım kaliteli bir mühendis olmaktı. ama şu an hiç bir şey umrumda değil. ortalamamı ve sadece derslerden geçmeyi düşünüyorum. beni bu hale getiren sistem utansın.
tanım: ufo gibi bir şey. yani tanımlanamayan üniversite sorunu.**