iman :
1. inanç.
2. Güçlü inanç, inan.
çanakkale savaşı eğer bi imanla kazanıldıyca bu kazanmaya olan imandı. inançlar doğrultusunda vatanı vermek istemeyen köylü, asker, çoluk çocuk, kadın tek bir imanda buluştular bu da; kazanmaya olan imanıydı.
kendini batılı devletler karşısında aciz görmeleri artık son bulmuştu çünkü başlarındaki güç değişmiş, onlara güvendiğini söylemiş, savaşmaları gerektiğini vurgulamıştı.
halkın kendine olan güveni geri gelmiş ve savaşma kudretini kendilerinde bulmuşlardı.
balkan savaşı'nda iman neredeydi diyenler, halkın başındaki siyasi iktidarın, iktidarsızlığını sorgulamaları gerekir işte iman o dönemde padişahın elinde ezilmekteydi. özgür her iman mutlaka başarıyı getirir.
dini iman olmak zorunda değildir. görüldüğü üzere iman herşeye olabilir. benim imanım inancımdır. bu kazanma imanı, başarma imanı, özgürlük imanı olabilir. işte o yüzden her başarının ardında bir iman vardır. imansız hiçbir şey başarıılamaz. inanç başarmanın yarısıdır.