itiraf ediyorum;
-yapı ödevlerimi dersten önceki öğle arası, üstüne eskiz koyup başkalarından geçiriyorum.
-küçükken her gece 'ya annem babam ölürse' diye uzun uzun ağlardım, bazen 'anneannem ölürse', 'parkta oynadığım sarı tişörtlü çocuk ölürse', 'sıra arkadaşım ölürse' diye ağladığım da olurdu, hatta eskisi kadar olmasa da hala ağlayabiliyorum bu konu üstüne.
-yine küçükken izlediğim palyaçolu bir film yüzünden yıllarca palyaçolardan korktum.
-seçimlerle ilgili kafam karışık kime oy vereceğimi kestiremiyorum. hiçbiri oyumu haketmiyo gibime geliyor.
-* kendimi beğenmişim ve benim dediğim olmazsa bozuluyorum, bu huyumu yenmeye çalışıyorum.
-ailemi özledim.
-bazen kendimi bir kitabın baş kahramanıymışım gibi hissediyorum, sanki birileri beni okuyor gibi okuyucuya mesaj veresim geliyor.
-açken çok sinirli oluyorum, herkesi tersliyorum.
-tazmanya canavarı'nın bugs bunny'i alt edeceği günü hala sabırsızlıkla bekliyorum.