ilef'in yaşayan efsanelerindendir. 90 beklediğim kağıda kendine has prensipleri yüzünden 30 vermesiyle dersinden kaldıysam da kendisine karşı sevgi ve saygımda zerre değişiklik olmamıştır. derslerdeki o soğukkanlı ve öğrenciyle muhabbet etmez duruşundan ders dışında eser yoktur. kendisiyle ilginç de bir anım vardır; pasaport çıkarırken alınan 160 lira harç parasını vermemek için gereken pasaport harç muafiyet belgesini almamız için okulda birkaç form doldurup bölüm başkanlarına imzalatmamız gerekiyordu. aynı belgeden çıkarttırıp abd'ye gidecek olan sinema bölümdeki arkadaşım; kendisi dünya güzeli kaderi ise ihsan oktay anar'ın kitaplarındaki "dertli" karakterinden daha bahtsız olan tutku bülent çaplı'ya ben ise gazetecilik bölüm başkanı arslan sonat'a imzalatacaktım. bülent çaplı'yı okul içinde bulmak mümkün değil. konuşmadığımız hoca, görevli kalmadı 3'te gelir 5'te gelir yarım saat sonra burda olur bilmem ne oyaladıkça oyaladılar ki sonradan çaplı'nın yerine o an okulda odasında bulunan nurcan törenli'nin de imza atabileceğini öğrendik ve odasına girdik. törenli'nin yarım saati bulan ahret soruları ve oflama puflamaları sonucu zor da olsa belgeyi imzalattık ve bu kez arslan hocanın odasına kendisinin biraz da sert mizacından çekinerek gittik:
-hocam merhaba, pasaport harç muafiyet belgesi çıkarttırmam için gazetecilik bölüm başkanının imzası gerekiyor. şurayı bi imz...
-(daha sözümü bitirmeden)nereye gideceksin?
-atina'ya
-(kağıdı alır, imzalar ve gülümseyerek uzatır) iyi yolculuklar.
işte böyle kısa ve net bir adamdır, öğrencilerinin gözünde bir numaradır. koyu da bir aretha franklin hayranı olduğunun öğrenilmesiyle tarafımdan daha bir sevilmeye başlanmıştır.