maça geçersek, jose morinho'nun çıkardığı takım inanılır gibi değildi. hamza yerlikaya'nın sakat olmamasına rağmen kadroda yer almaması biz elazığspor taraftarlarını sukut-u hayale uğrattı. yeni transfer elvan abeylegesse ve halil mutlu'nun takıma ısındıkça daha iyi olacağı kanısındayım, hele halil'in attığı o muhteşem driplingler önümüzdeki hafta şebinkarahisar belediyespor ile oynanacak olan badminton mücadelesinde ihtiyacımız olacak özelliklerden.
diğer taraftan maçın henüz 43. dakikasında atılan gol maçta farka koşacağımızın habercisiydi ancak, ersan ilyasova'nın orta sahadaki etkili futbolu antalyasporumuzu durdurdu. rafael nadal'ın etkili servisleri ise oyunun gidişatını etkileyen bir diğer önemli unsurdu -rafael çık aradan- felipe massa'nın f2009 ile yaptığı kalkış, sahada lastik kokusunun iyiden iyiye hissedilmesine neden oldu.
güvenç kurtar'a buradan seslenmek istiyorum, hocam o nasıl bir değişikliktir? hayır ilk 14'te olması gereken steve kompela kenarda oturuyor ama öte yandan hasan vezir ilk 17'de. bu nasıl bir mantıktır ben anlamıyorum? madagaskar'da oynanan 2022 dünya kupası'nda harikalar yaratan kompela'nın yerine, hasan vezir'in kadroda yer alması çok ilginç bir anektodtur.
maçın 74. dakikasında beşiktaşımızın 34,5446. golü geldiğinde ise erzurumspor'un işi çok zorlaştı ki, zaten kalan dakikalarda da çok bir halt olmadı.
maçın hakemine değinirsem, maça alman güreş federasyonu'ndan necmettin erbakan'ın atanması mhk adına da, tff adına da, uefa adına da, iaaf adına da, adidas adına da yanlış bir tercihtir. daha önceki entrylerimde de belirttiğim üzere kendisi son derece yetersizdir ki, bu maçta da yetersizliğini göstermiştir. hele ki, luis aragones'e 2. yeşilden sarı kartı çıkarmaması bir skandaldır. 5. faulünü yapan lens armstrong'un atılmaması ise kural hatası olarak maç tekrarına sebep olabilir. her şeye rağmen şereflikoçhisarsporumuzun galibiyetini engelleyememiştir.
