insan, içgüdüsel olarak rahatsızlık ya da olmamışlık hissettiği şeylerden uzak durmak yerine, rahatsızlık duyduğu şeye ya da kişilere karşı yüzyüze durmayı tercih ediyor. yani bu kişinin yanında olmasından tuhaf bir zevk alıyor ya da rahatsızlık duyduğu şeyi yapmaktan çekinmiyor. filmden kendime çıkarım yaptığım ana tema bu.
spoiler olabilir:
yoksa ileride bir gün robert ford un jesse james in başına bela açmasından hiç kuşkulanmadı derseniz, filmden hiç bi halt anlamamışsınız derim. hiç bir şeyden korkmayan her türlü oyunu çözümleyen jesse, robert ın ne yapacağını merak etmiş ve bu merakından zevk almıştır. robert ın tutarsız davranışları hem bizi hem de jessi yi meraklandırmıştır. jesse james in hastalıklı hali ise sonunu yaşamasına boyun eydirmiştir. spoiler bitti
film, daha önce müziklerine kaptırılmış bir kalpte olduğum için, bakıyorum, fakat gözüm görmeden, kulağım duymadan, zihnimin ön plana çıkmayan taraflarından bünyeme yayılan, vakıf olma hissini yaşattı. sanki sahneleri biliyormuşum da şimdi su üstüne çıkarıyormuşum gibiydi. filmle aramda farklı bir yakınlaşma oldu. biraz ürkütücüydü. ama gerçekti işte.
filmin kahramanı jesse james ti evet. bunu işlerken jesse nin acımasızca çocuğu yumruklaması, kulağını koparmaya ramak kalasıya kadar çekmesi onun güçlü fakat bir okar da zaaflarına yenik düşmesiyle açıklanabiliyor bünyemde. peki ara sıra da olsa zaaflarının esiri olmak güçzüslük belirtisi değil miydi? hayır değildi. bu olsa olsa ihtiraslarının su üstüne çıkmasıydı. her ne kadar bu sahneyi görmekten rahatsızlık duymuş olsamda filmin en başarılı yanı olan tarafsızlığını bu şekilde sunmuş olmasından da hoşlandığımı dile getirmek zorundayım.samimi buldum da diyebiliriz.
trende paraları almadan önce adamı tamamen duygusuz bir şekilde yaralaması hatta bayıltması da bu sahnelerden bir diğeri.
--spoiler--
nick cave filmin sonlarına doğru robert fort un sinirlenmesine sebep olan jesse james in şarkısını söyleyerek gitarıyla sahnede boy gösteriyor.
sonuç: önce müziklerini dinleyin ve filmi izlerken kendinizi zihninize bırakın.