holivud esinlenmekte sınır tanımıyor. bir kadın bir erkek var. birbirini görüp beğeniyorlar, aşık oluyorlar, anılar biriktiriyorlar. japonlar bir alet yapıyor, o aleti kullanıp hafızalarını sildiriyorlar. ama o da ne, hafıza siliniyor ama kalpteki sevgi silinmiyor. işte sevginin gücü. teknolojiyi ne kadar geliştirirsen geliştir, kalpteki sevgiyi silemiyorsun. son hıçkırık'a kadar o sevgi kalpte kalıyor, unutulmuyor. meğersem sevgi bir duygu değil içgüdüymüş. bunu anlıyoruz bir kez daha. tabi bu klişe filmin çok iyi olduğu gerçeğini değiştirmez. yılın en iyi filmi olsa da bulunduğumuz dakikaların en iyisi olmadığı kesin.