"evrim var demek ki allah yok"cularla "allah vardır, o halde evrim olamaz"cılar arasındaki sidik yarışına kurban gitmiş, inanan veya inanmayan cahil bünyeler.
aslında, tüm suç onların değildir dediğim gibi. onlar sadece "felsefeyi bilimle karıştırma virüsü"ne yakalanmış insanların saçtığı hastalıktan etkilenerek hastalanıyorlar.
bilimsel hiçbir platform "felsefi tartışma arenası" değildir. teist-ateist sidik yarışının yapılacağı bir yer hiç değildir!
ister kabul edin ister etmeyin, bilimden başka herhangi birşeyle güçlü olabilmenizin yolu yoktur şu dünyada. eğer, gücünüz de yoksa, size kimse acımaz, ırzınıza geçilir. bu doğanın kanunudur. o gün geldiğinde tıpkı ırak'ta, filistin'de olduğu gibi size ne allah yardım eder, ne de "ateistik felsefi düşünce". bilimde geri kalırsanız yok olursunuz(doğal seçilim kanunu!). bu kadar!
işte bu yüzden, bilim, felsefi görüşlerin ve inançların çatışmalarına meze edilemeyecek/onların saçma sapan istekleri böyle diye durdurulamayacak/o görüşe hizmet ettirilemeyecek kadar önemli bir mevzudur!
bugün türkiye'de bir bilim karşıtlığı oluşmuşsa, bu icr gibi rezil, evanjelikal kurumların, amerika'da yaşayan/oradan beslenen piyonları sayesinde türkiye'ye ihraç edilen düşüncelerinin ürünüdür. zaten yıllardır bilim adamlarının kıçını yırttığı konu da budur anlatmak için!
kısacası "evrim teorisi tanrıtanımazlıktır" görüşünün, "evrim varsa..." safsatalarının sahibi bunlar ve bunların taşeronlarıdır.
amma velakin,
"haha bakın bilim tanrı yoktur diyor ama naber" diye bir safsatayla da gelirsen, sen zaten ne bilimsel düşünceye, ne de bilime hizmet etmiyorsundur birader! bu da başka bir doğru noktadır çıkarılması gereken.
zira, sen bunu diyince, zaten icr gibi kurumların yapmak istediği şeyi katalize ediyorsun demektir! çünkü, bunu duyan, eğitim seviyesi seninkine görece olarak düşük adamlar, bırakın bu "evrim-evrim teorisi" konularını araştırmayı ve aslında ne demek istediklerini, direkman icr'ın safsata/tahrif/yalan yayınlarının islami koşullara göre revize edilmiş versiyonlarına yapışacaktır! buradan tek malup olan bilim ve doğal olarak bu ülke olacaktır.
uyanın artık, "dünyayı yöneten aktörler" artık din-bilim çatışmaları yaratmak istemekteler. projeleri, saldırıları aynı. amerikan evanjelizminin temel saldırı noktalarıyla türkiye'de bu akımı uygulatmak isteyenlerin politikaları, herşeyi birbirine benzemekte, hatta ve hatta direkman evanjelizmin islami yorumu! zira ancak böyle "tek üniversalist din" hayallerini gerçekleştirebilecekler. bu tek din-tek ülke- tek yönetim hayali gerçek olduktan sonra ne "dinini koruyan müslümanlar(??)"ın bir anlamı kalacak, ne de "özgür insan düşüncesinden yana" olan ateistlerin. bu kadar kör müsünüz?
edit: neden cahil olduğuna gelirsek, inansın veya inanmasın, insan maymundan gelir gibi taa lamarcktan kalma "dede-torun" ilişkisi üzerine kurulmuş evrimsel bir düşünceyi "evrim teorisi" sanmasından kaynaklıdır. günümüzde hiçbir bilim insanı insan maymundan gelir demediği halde hala icr'ın yayınlarını ve beslemelerinin çevirilerini okuyarak buna inananlardan ve taksonomik sınıflandırma kurallarını ve ortak ata olgusunu dahi bilmeyip "oo ben evrimi-ki genelde evrim ve evrim teorisini aynı anlama gelecek şekilde kullanırlar- yaladım yuttum"culardan müteşekkildir bunu diyen insanlar.
bu iki grubun haricinde bir de primatları maymun anlamında kullananlar vardır ki, malesef primat kelimesinin, ingilizce günlük dildeki karşılığı "ape" olmasına rağmen, türkçede tam bir karşılığı yoktur. kelimeleri dikkatli seçmelerini tavsiye ediyorum bu arkadaşlara.
