hayata dair iç burkan detaylar

entry5914 galeri video18 ses2
    630.
  1. sene 1997, bir temmuz günüdür..haftaiçi bir sabah, saintyuhanna adlı şahıs, beşiktaş- fulya tarafında bir arkadaşta kalmıştır o gece ve sabah işe gitmek üzere evden çıkar..hava günlük güneşliktir, kuşlar cıvıldar saint'in içinde ...fulya'da ana caddeye inen sokaklardan birinde yürümektedir, bitişik nizam apartmanlardan birinin bodrum katında, zeminle aynı seviyedeki bir camdan, yaşı 80 küsur bir teyze seslenir " yavrum kusura bakma, seni yolundan alıkoyuyorum da, ancak beyim koltuktan kalkamadı, yardım eder misin" der..saint bir an şaşırır ama " tabi yardım ederim" der ve apartmana yönelir, otomatik basılır, kapı açılır... Belki 50 senelik eski apartmanın , küf kokulu merdivenlerinden aşağıya, bodrum kata inilir. Küçücük bir daire, içerisi havasız,karanlık eski ve bakımsız eşyalar..bi eski kanepe üzerinde bir yaşlı amca oturmaktadır, duruşu ile felçli olduğunu hemen anlar saint. teyze " yavrum beyim felçli, yemeğini yedirdim, şimdi yatıracaktım, kucağına alıp yatağına - yatak hemen aynı odanın diğer tarafındadır, çarşaflar sarıdır ve havada emvai kokular arasında idrar kokusu da alınmaktadır - bırakır mısın " der. Saint, yaşlı amcayı kucaklar ve yavaşça yatağına yatırır. Amca sadece bir kaç ses çıkarır, çenesi bir tarafa doğru kaymıştır, ama gözlerinde minnet ve hüzünlü bir teşekkür ifadesi vardır. Saint'in konuşacak hali kalmamıştır, gözyaşları boğazına düzülmüş, bir kelime çıkarsa dudağından patlayacaktır. Teyze mahzun bir eda ile " teşekkür ederim evladım allah razı olsun "der..saint koşar adımlarla evi terkeder, kendini sokağa atar ve yol boyunca ağlar. "acaba çocukları yok mudur, var ise neden ana babayı böyle bakımsız, sokaktan gelip geçen adamlara dahi muhtaç ederler, yoksa öyle ya da böyle kimsesiz kalmak, elden ayaktan düşmek bu kadar mı kötüdür, neden neden" diye diye ağlar.12 sene sonra bile o manzarayı hatırladıkça içi burkulur.
    50 ...