hem güzel bir aşk hikayesi hem de kapitalizmin dünyayı tüketmesi, insan ilişkilerini yozlaştırması üzerine bir animasyon. anti klişe timindeki abilerden özür diliyorum ama içinizi ısıtacak harika bir film derler ya aynen öyle.*
--spoiler--
insanların dünyayı yaşanmaz hale getirecek kadar çöplüğe boğarak uzayda yaşamaya başlamaları ve robotların dünyayı temizlemek için görevlendirilmeleri sonucunda yaşananları anlatıyor film. insanların sevgiden uzaklaşarak ilişkilerini sadece bilgisayar ekranlarında yaşamalarının sebebi ise yıllar boyunca * teknolojinin kötü yönde kullanılarak makinelerin insanları yönetmesi olarak anlatılmakta.
robotların * bile tüketim toplumunun zararlarını görebilmeleri ve dünyayı kurtarmak için insanlardan daha çok çaba sarf etmeleri ise çok güzel bir metafor. bunun yanında wall e'nin dünyada ilk yaşam kanıtını yani bir bitkiyi bulması ise dünyanın yaşanmayacak kadar kirletilip tüketilse de her zaman bir umut yeşerebileceğini düşündürüyor.
filmde insanların monotonluktan obezleşmiş hale geldikleri ve aynılaştıkları (herkesin kırmızı giyinmesi...) yaşam tarzı ise günümüzdeki yaşantılarımız açısından da bir fikir veriyor. günümüzde de sistemin insanların zihinlerini köleleştirerek bir yanılsamada (moda, pahalı giysiler, diziler, filmler, dinin kullanılması...) yaşamaya mahkum etmesi ve bu sırada kar hırsı yüzünden dünyanın yaşanmaz hale getirilmesi filme yansımış (filmde petrole bulanmış sular, uzay gemisinde havanın her gün aynı sıcaklıkta olması gibi ayrıntılar)
insanların aslında kapitalizmle özgür düşünceye kavuşacakları yanılsaması da bence filmdeki bilboard'lardaki reklamlarla çok güzel eleştirilmiş. herkes kırmızı giyinirken reklamda bu sene mavi moda denilmesi ve bir anda herkesin giysilerinin mavi olması...
uzay gemisindeki tüm konfora rağmen insanların kendi aralarındaki ilişkileri kaçırmalarının nelere mal olabileceği filmdeki diğer bir ayrıntı. örneğin wall e'nin filmde herkese el sallaması, karşısındakilerin elini sıkması insanlar tarafından yadırganmaktadır, çünkü insanlar diğerleriyle sadece ekranlarla iletişim halindedir. wall e'nin küçük böcek dostuyla yakınlığı da kim olursa olsun karşımızdakilere eşit davranma konusunda bence bir metafor.
wall e'nin mütevazi ve çekingen davranışları ise her gün empoze edilmeye çalışılan rekabet, hırs ve daha güçlü olmamız gerektiği düşüncesini hiçe sayıyor.
günümüzdeki yozlaşmış sistem düşünüldüğünde sevgilimizin elini tutmak için ne oyunlar, ne dümenler çevirmemiz gerektiği ile ilgili dayatılanları hepimiz biliyoruz. nerede ne yememiz gerektiği, kadınların sıfır beden, erkeklerin aşırı kaslı olmaları gerektiği, nasıl sevişmemiz gerektiği, hangi donu giyersek kızların bizi seveceği, hangi arabanın bizi daha statülü ve önemli gösterdiği, nasıl kız/erkek tavlanır taktikleri... toplumda sevgilinizle bir parkta el ele tutuşmanın bile yadırganması... ilişkilerimizin ne kadar da nefret ve çıkarlarla şekillendiğine dair daha bir çok örnek verilebilir.
eve ve wall e karakterlerinin aşkları insanlara yozlaşmış ilişkilerini değerlendirmeleri konusunda çok güzel bir metafor olarak kullanılmış. yalanlar, oyunlar, çıkarlar olmadan yaşanan bir aşk... hem de iki yapay zekanın, iki robotun, iki organik olmayan maddenin aşkı... kıssadan hisse.