You did not dare say a single word
Tek bir kelime bile söylemeye cesaret edemedin.
I did not dare ask for something more
Bense daha fazlasını soracak cesareti bulamadım.
I've kept my questions secret deep inside
sorularımı içimde, derinlerde bir yerde sakladım.
But I wish I could have let you know about
A time when I would have said
fakat keşke sana bunları söyleyebileceğim zamanın geleceğini söyleseydim.
Wait, and please stay
bekle, lütfen kal
Did you mean to push me away?
beni uzaklaştırmak mıydı niyetin?
Please wait and just stay
lütfen bekle ve sadece kal
Did you want it to be this way?
bu şekilde mi olmasını istedin?
Would you want to know what I've been through?
(Through all this time... all this time)
bütün bu zaman boyunca ne halde olduğumu bilmke ister misin?
Would you want to know I have missed you too
(And I have you on my mind)
benim de seni özlediğimi ve her zaman aklımda olduğunu bilmek ister misin?
And you've been and you will be a part of me
(That I can't find)
öyleydin ve her zaman da bulamayacağım bir parçam olacaksın.
And you've been forgiven for your silence
sessiz kaldığın için bağışlandın.
All this time when I would have said
söyleyebileceğim bütün bu zaman boyunca
Wait, and please stay
bekle, lütfen kal.
Did you mean to push me away?
beni uzaklaştırmak mıydı niyetin?
Please wait and just say
lütfen bekle ve sadece kal.
Is there a way that could replace
The times you never said
hiçbir zaman söylemediğin zamanları değiştirmenin bir yolu var mı?
How've you been?
nasıldın?
Do you need anything?
bir şeye ihtiyacın var mı?
Want you to know I'm here?
burada olduğumu bilmek istiyor musun?
Want you to feel me near?
beni yakınında hissetmek istiyor musun?
Yeah...and I hope
evet, ve umut ediyorum.
I hope that you will find your way
bir gün yolunu bulacaksın umuyorum.
Yeah...and I hope
evet, ve umut ediyorum.
I hope there will be better days
daha iyi günler olacak inanıyorum.
Please wait, and just stay
lütfen bekle, ve sadece kal
(Please stay)
lütfen kal
Did you mean to push me away?
beni uzaklaştırmak mıydı niyetin?
Please wait, and just stay
lütfen bekle ve yalnızca kal
(Wait, just stay)
bekle, sadece kal
Did you want it to be this way?
böyle mi olmasını istiyorsun?
Wait, please say
bekle, sadece kal.
(Yeah, and I hope)
evet, ve umut ediyorum.
I hope that you will find your way
umuyorum ki yolunu bulacaksın.
Please wait, and just stay
lütfen bekle ve yalnızca kal.
(Wait, and I hope)
bekle, ve inanıyorum.
I hope there will be better days
inanıyorum; daha iyi günler gelecek.
Hey hey...
Wait
bekle.
Please stay
lütfen kal.
Just stay
sadece kal.
Please wait.
lütfen bekle.