fiş almaya özendiren ''bir kalem, bir pergel, bir de çikolata alacağım'' reklamlarının döndüğü zamanlarda kısa pantolonlu, sümüklü bir velettim. reklamdaki ''erol'' gibi alışverişten sonra fiş isteyebilmek için deliriyordum ama fena utangaçtım. alışveriş dediğim de mahalle bakkalından sakız almaktan öteye gidemiyor. neyse, bir gün gözü kararttım, derin bir nefes alıp girdim bakkaldan içeri. 3 lü, renkli top sakızlardan aldım bir tane, parasını ödedim ve beklemeye başladım. bir türlü kelimeler dökülmüyor dudaklarımdan. bakkal, ''ne istiyon oğlum'' dedi. panik düzeyim had safhaya ulaşmıştı. çatlayan bir sesle ''fiş veriyonuz mu'' dedim. bakkal göbeğini hoplata hoplata gülmeye başladı ve beni yolladı. müthiş heyecanlanmış, daha çok utanmıştım. pişman olmuştum, sakızı alıp çıkmalıydım. hala da aklıma geldikçe garip bir sıkıntı yaşarım. arz ederim.
