- hayatımda nutella denen gavur icadından hiç yemedim.
- keza uludağ limonatanın da tadını beğenmiyorum. *
- sokaklarda gezmektense evimde film izlemek daha keyif veriyor bana.
- müzikten hiç anlamıyorum, 100 yıl dinlemesem aklımın ucundan geçmez.
- her konu hakkında bir fikrim var ama hiçbir konuyu tam manasıyla bilmiyorum.
- nerede gereksiz bir bilgi var onu biliyorum ama işimle ilgili bilgiler hiç ilgimi çekmiyor. işimi sevmiyorum
- dikkatim çok çabuk dağılıyor; birisi bir şey anlatırken birkaç dakikadan sonra benim kafa başka yerlere gidiyor.
- kendimin çok kötü birisi olduğunu düşünüyorum. bu kanaatimi yıkmak için herkese iyilik yapmaya çalışıyorum. sırf "sen çok iyi birisin" lafını duymak için. galiba biraz denyoyum.
- karşımdaki insanı kendimden daha çok düşünüyorum. bu da enayilik olarak algılanıyor. haksız da sayılmazlar.
- kızlarla konuşurken hala yüzüm kızarıyor. sadece sevgilim olduğunda karşı cinsin yanında rahat edebiliyorum.
- siyaset, ideolojiler bana saçma geliyor. herkes bir ütopya peşinde koşuyor. hayat bu kadar kısayken ideal dünyanın peşinde koşmak bana göre değil. sanırım benden dava adamı olmaz.
- futboldaki fanatizm kadar saçma çok az şey var dünyada. adamlar milyonları götürüyor, golü atanlar onlar sevinen biziz. kara paralarını aklayanlar, reklamlarını yapanlar yöneticiler takım yenildiğinde üzüntüden ağlayan biziz.
"dün akşam nasıl geçirdik size?" böyle saçma bir cümle olabilir mi? geçiren sen değilsin,senin tuttuğun takım. kaldı ki bana değil benim tuttuğum takıma geçiyor. forma aşkı futbolcularda bile yokken bizde niye var?
- geçirmek de çok iğrenç bir kelimeymiş lan.
- önceden hiç küfür etmezdim, artık ağzım iyice bozuldu aq.
- anneme, babama hala "annecim", "babacım" diye sesleniyorum. çocukluktan beri öyle alıştırmışlar. diğer türlü söyleyemiyorum.
- iki erkek kardeşim var ve daha onlarla hiç kavga etmedim. kavgayı bırak kötü söz bile söylemedim.
- içkiye çok dayanıksızım. 3 biradan sonra kayış kopuyor.
- itiraf yazmak çok hoşuma gitti. yazdıkça yazasım geliyor.
- günde nerdeyse 10 saat sözlükte oluyorum. yazılan her şeyi okuyorum ama oy vermeyi hep unutuyorum.
- sudan korkuyorum. başıma bir iş gelmeyecekse denize girmeyi sevmiyorum.
- tahinle birlikte karıştırılıp yenen aşırı tatlı yiyecek maddesinden nefret ediyorum. adını okumak bile içimi fena yapıyor. biri karşımda içmişti, az kalsın bayılıyordum.
- tanıştığım insanların isimlerini aklımda tutamıyorum. tekrar adlarını söyleyene kadar onlara sıfat kullanmayı tercih ediyorum. 3 aydır takıldığım ve hala adını bilmediğim arkadaşlarım var.
- greyfurt çok tiksinç bir yiyecek. nimetten sayılmasa küfür ederdim o derece.
- sigarayı bırakamayacak kadar iradesizim.
- boğulmaktan ve yanmaktan çok korkuyorum.
- korku filmi izleyemiyorum. sinemada testere 3 ü izlerken tansiyonum düştü ve bayıldım.
- kızlar konusunda şekilci değilim sanıyordum ama şekilcinin kralıymışım haberim yokmuş.
- imla hatası yapan insanlar hayatın anlamını açıklasa bile yazdıklarını ciddiye almam.
- sözlükle tanışmadan önce de mi ki eklerini nerede ayıracağımı bilmiyordum.
- uludağ sözlüğe üye olmadan önce ekşi sözlüğün varlığından habersizdim.
- ekşi sözlükte 1 senedir yazarlığım var ama hiç yazasım gelmiyor. ordaki herkes kendini fasulye gibi nimetten sayıyor. tek kötü yazar ben olmak istemedim açıkçası.
- bakınız yazarı olmayı seviyorum, forum/chat tarzı entry girmek hoşuma gidiyor.
- televizyonda insanların kendini aptal konumuna sokmalarına dayanamıyorum. bazen kanalı değiştirip odadan kaçıyorum. recep ivedikte bile prezervatif satın alan adam sahnesinde kulaklarımı tıkayıp gözlerimi kapattım.
