bu oyunun yıllara direnebilmesinin en önemli sebebi ise oynanabilirligi ve her ırkın askerinin dengeli oluşudur. hemen hemen tüm ünitelerin bir anti ünitesi vardır ve genelde pahalı ünitelerin antisi ucuz ve capulcu fonksiyonel ünitelerdir.
bundan sebep, oyunun basında darbe almış bir oyuncu haritanın ucra köselerine işçi kacırarak pes etmeden diğer oyuncuya direnebilir. hatta biraz şansı varsa oyunu bile kazanabilir.
bu sebepten pahalı asker büyük bir güç anlamına gelmez. özellikle de defansı düşük pahalı asker ise.
çünkü defansı düşük pahalı askerler her türlü range atak asker ile fayda/maliyet oranınca tokatlanırlar.
lakin belli sayının üzerinde paladin ciddi bir güçtür. zira iyi savunma kasamamış bir ülke için zibilyon tane halberdier bile fayda etmeyecektir. çünkü paladin atlı bir ünitedir ve suratlidir. kullanan kişi ebleh degilse ve ciddi bir zarar vermeyecekse, hiçbir şekilde halberdierlerin üzerine sürmez bunları.
oyunda oyuncuların en buyuk hatalarından birisi range unitelerin üzerine surulen atlı ya da piyade birliklerin yarı yoldan geri çekilmesi işidir. buradan yetkililere seslenmek istiyorum:
canım kardeşlerim! bu askerler savaşsın diye ordalar. "tamam tohumuna para saydım aq" dediginizi duyar gibiyim. ama yarı yoldan piyade birliklerini cektiniz mi daha kötü. yarısı hiç savaşmadan telef oluyor. en azından range birlikleri dururken yakaladıysanız hiç acımayın salıverin. yeter ki aynı ordu kısa zamanda birikebilsin.
bak birikmek dedim de aklıma geldi... bak kardesim! bu oyun bir kere ordu kurasın diye oynanmıyor. askerler savaşmak için basılır. dosta guven, düşmana korku versin diye degil! bu arada asker basmak kelimesi bu oyun için kalıplaşmış bir kelimedir. üretmek manasında kullanılagelmiştir. savaşan askerin kısa bir surede yerine yenisini getiren ve surekli bir savas içerisinde kullanan; yani ekonomik döngüsünü tüm kaynaklarınca esdeger düzeye yakın bir ölcüde tüketip askere dönüştürebilen kişi oyunu kazanır.