dedenin ölmesi

entry322 galeri
    70.
  1. öncelikle; (bkz: bir dilin altına bin yalan sığdırmak)

    hey gidi koca çınar, göçüp gittin ya bizi bırakıp. uyudun ya 3 gün boyunca. açmadın ya ela gözlerini, bakmadın ya uzaklara uzun uzun. hastane kantininde 3 gün seni bekleyen çocuklarına, torunlarına, sevenlerine son kez gülümsemedin ya. küreğini, kazmanı, buğdayını, mısırını ellerinden mahrum, toprağını sudan mahrum bıraktın ya istemeden. bıraktın ya bizi sensiz, köyünü mahmut çavuş'suz. sana bebeğim diyen, hayatını sana adayan kızını, teyzemi ağlattın ya günlerce. o çok sevdiğin doktorlara hiç umut vermedin ya elinden gelmeden. susuz koyduğun toprağa kavuştun ya, kaybettiğinde kahrolduğun evladının yanına yatırdık ya seni ebedi kıyafetinle. ve biz ağladık ya günlerce, ve sen direndin ya yıllarca. ve sözler yetmez oldu ya bu acıya. ve işte sen öldün biz seninle gömüldük kara toprağa.

    artık çalmayacak gecenin 4 ünde telefonum. kesik kesik, nefesinin yettiğiyle bana türkü okuyan biri yok artık. beşiktaş'ı tuttuğum için kızan biri yok. 3 tel kalan saçını kaşıtacak biri yok. bana evlen evlen evlen diye baskı yapan, bana kız bakan dedem yok artık. sen olsan tarif ederdin bu acıyı ama ben tarif edemiyorum. hiçbir şey gücüme gitmiyor, senin torunun olmak, sana sarılmak, ben mahmut çavuş'un torunuyum demek bana yetiyor.

    ölmeyi hiç istemedin, hep direndin, hayata hep sarıldın, hep beraber olalım istedin, gittin ve sen görmesende bunu başardın. biliyorum dün en çok sevdiğin sahneyi sergiledi torunların, görseydin avluda koşturan dünyadan bihaber torunlarını, dünya yansa umrunda olmaz gülümserdin saatlerce.

    artık her gülen kuzenimin simasında seni görüyor. yazdığın yüzlerce şiir arasında seni okuyor. can verdiğin her toprak tanesinde seni kokluyor. ektiğin her ağaç meyvesinde seni öpüyor. neşet ertaş'la seni dinliyor ve sana ağlıyorum. affet beni dedem, birkez bile seni kırdıysam affet...

    (bkz: sözün bittiği yer)
    0 ...