Lazların en eski tarihleri, Kolhis yönetim ve kültür alanıyla yakından ilişkilidir. Kolhis'in varlığına ilişkin ilk yazılı belge Urartu kralı II. Sarduri döneminde Lazların yaşadığı ülke Qulha olarak geçmektedir. Kolhis yönetim alanı (günümüzde Abhazya sınırları içinde kalan), Gagra'dan başlamak üzere Çoruh yatağına kadar olan bölgeyi kapsamaktaydı. Kolhis kültür alanının sınırları ise güneyde, Trabzon'a kadar uzanmaktaydı.
MS 1. yüzyıldan itibaren "Kolh" yerine "Laz" veya "Megrel" olarak anılan Megrel-Lazlar, önce Pontus Krallığına ve daha sonra da Roma imparatorluğuna karşı bağımsızlık savaşı başlattı. 69-79 yıllarında Lazların başında bulunan Anicetus, halkını Romalılara karşı ayaklandırdı. Romalılar stratejik bir bölge olan Lazika'yı bırakmak istemiyordu. Ancak Lazların özgürlük mücâdelesi karşısında Lazika'yı terk etmek zorunda kaldılar. Lazika giderek güçlendi ve bugün Batı Gürcistan olarak bilinen bölgede hâkim oldu. Lazika'nın güçlenmesi, Laz akınlarının Çoruh'u aşarak Güneydoğu Karadeniz Bölgesine de yönelmesi ve Lazların bu bölgeye kitlesel göçleri, Pontus Kralı 2. Polemon'u tedirgin etti. Krallığını Lazlardan koruyabilmek amacıyla hükümetini Romalılara teslim etti. Roma imparatorluğunun bir eyâleti hâline geldi. Bu eyâlete "Pontus Polemonyakos" adı verildi. Trabzon'un doğusundan Çoruh yatağına kadar olan bölge Lazların eskiden beri yoğun olarak yaşadığı bir bölge olmasına rağmen, Lazika Krallığının yönetimi dışında kaldı.
2.yüzyıl tarihçisi Arrianus zamanında, Lazlar Sohumi'den başlamak üzere Trabzon'a kadar olan bölgede yaşamaktaydı. Roma/Bizanslıların "Laz" dedikleri bu halkı Gürcüler ve Abhazlar (Abazalar), "Megrel"; Roma /Bizanslıların "Lazika" dedikleri devletlerine de Gürcüler ve Abhazlar (Abazalar) "Egrisi", Persler ise "Lazistan" demekteydi. Strabon ve Xenophon gibi bir çok seyyah Kolhis’i anlatırlar; Kolhislilerin renkli gözlü, uzun boylu, beyaz tenli ve sert bakışlı kişiler olduklarını yazarlar.
Lazlar, M.Ö. 150-M.S. 600 yılları arasında Doğu Trabzon ile Abhazya arasında kalan sahil ve hinterlandının tek hakimi olacak Lazika krallığını kurarlar. Arrian, Trabzon ile Dioskuria (Sebastopolis) arasında yaşayan halkları sayarken Lazları da saymıştır: Kolhlar, Saniyalılar, Malahonlar, Heiohlar, Helonlar, Tsitreitler, Lazlar, Apsiller, Abazglar, Sanigler.
M.S. 456 yılında Roma imparatoru Marcian bölgeyi ele geçirmiş ve Laz Kralı Gobazese (Gubaz) boyun eğdirmeyi başarmıştır. [39]Bölgeye bizzat giden Prokopius'un notları (MS 554)yazarın "Tzani(Çani)" olarak adlandırdığı Lazlar hakkında detaylı bilgi vermektedir:
"Tzaniler, kadim zamanlardan beri, herhangi bir hükümdara bağlı olmayan bağımsız bir halk olarak yaşamışlardır. Ömürlerinin tamamını gökyüzüne doğru uzanan ve ormanlarla kaplı olan bu dağlarda yaşayarak geçirirler. Zira, toprağı işleme konusunda usta değillerdir ve memleketleri, sarp dağların en az olduğu yerlerde bile oldukça engebelidir. Bu yaylalar, engebeli olmanın ötesinde, son derece taşlık, işlenmesi zor ve hiç bir mahsule uygun olmayan bir toprak yapısına sahiptir. Onlar tarım yapacak olsalar bile, ürün yetiştirmek için yeterli toprak bulamazlar. Burada, ne araziyi sulamak, ne de tahıl yetiştirmek mümkün değildir; çünkü bu bölgede düz bir arazi bulunmaz ve hatta buralarda ağaç da yetiştiği halde, bunlar meyve vermeyen ağaçlardır. Zira bu bölge bitmek bilmeyen kışın etkisiyle, uzun süre kar altında kaldığından, ilkbaharın başlangıç dönemi son derece belirsiz ve düzensizdir. Bu nedenlerden dolayı Tzaniler eski çağlarda bağımsız bir yaşam sürmüşler, ama şimdiki imparator Justinianus'un saltanatı sırasında, general Tzittas’ın komutasındaki bir Roma ordusu tarafından bozguna uğratıldılar ve hepsi kısa sürede mücadeleden vazgeçerek boyun eğdiler. Böylece, tehlikeli bir özgürlüğün yerine, sıkıntısı daha az olan esareti tercih etmiş oldular. Ve onlar hemen Tanrıya itaat ederek, Hristiyanlığı kabul ettiler. Böylece yaşam biçimlerini huzurlu bir yola sokmuş oldular ve daha sonra düşmana karşı sefere çıkıldığında, her zaman Romalıların yanında yer aldılar."
Bizanslı tarihçi Agathias'ın M.S. 6. yüzyılda tuttuğu notlara göre, Yunan mitolojisinin en eski destanlarından Argonautika'da yazanlara göre Yasun ve adamları, Altın Post'u alıp Yunanistan'a getirmek için Kolhis'e gelmişlerdi. Yasun, Altın Post'un yanı sıra Kolhis prensesi Medea'yı da ülkesine kaçırmış ve onunla evlenmişti.
"Lazlar büyük ve gururlu bir halktır ve onlar, oldukça önemli başka kavimlere hükmetmektedirler. Kolkhidalıların antik isimlerine bağlı olmaları ile abartılı bir şekilde gurur duyuyorlar; muhtemelen kibirli tavırları da bu yüzdendir"
Prokopius Lazların, Roma imparatorluğunun doğu sınırını korumaları karşılığında yarı bağımsız krallıklarında özgür bir hayat sürdüğünü bildirmekteydi.
Bizans ile Persler arasındaki mücadelede oldukça yıpranan Lazlar, M.S. 7. yüzyılın sonlarında, Lazika'nın Arap işgaline uğramasıyla topraklarını terk ederek güneye inmek zorunda kalmışlardır. Latinlerin 1204'te Kostantinopolis'i işgal etmeleriyle, Bizans kralı olan Kommenoslar Trabzon'a kaçıp yeni bir devlet kurdular. Trabzon imparatorluğu yönetiminde, Bizans yanlısı Yunanlar ile Kafkasyalıların konfederal yönetiminin desteklediği Lazlar arasında kıyasıya bir iktidar mücadelesi başladı. Bunun üzerine Gürcü kraliçesi Tamarın desteğiyle, 1204'te Rize ve çevresinde "Théma Grand de Lazia" kuruldu