kültleşip de insanlar tarafından klişeleştirilmemiş çok az şey vardır. müzikse müzik sözse söz.. tıpkı engin derinlikteki yüzlerce yıllık sanat eserlerini es geçip, bir kaşık sudan başka bir anlamı olmayan pop kültürde boğulmak gibi.. bu şarkı da böyle güme gitmiş efsanelerdendir, gerçi bilenler bilir ancak çoğusu öyle dinler geçer halbuki "sevmek bizim için yok artık, yok artık bir daha sevmek" diyebilmek bir zamanlar sevdiğine "aşkımız bir masalmış bir tanem, düş yerine gerçekmiş yaşanan" hayayt bambaşkaymış, bana anlattıkların gerçek hayatta tedavülde olmayan saçmalıklarmış diyebilmek zor iştir. kişi ya geçmişin bir daha girilmeyecek kilitli odasını istediği gibi hatırlar, vehayut olanı biteni günah keçisi seçtiği bir dönem türlü isim ve sıfatla seslendiği sevdiğine yükler arkasını döner ve gider. bir taraftan hissederek "bir tanem" diyebilip, bir taraftan da yarınların bizim için geç olduğunu, tüm çabanın nafile olduğunu, ele geçen şansın kimine göre korkakça, kimine göre aptalca, kimine göre akıllıca harcandığını itiraf edebilmek her baba yiğidin harcı değildir efendim. silme karamsarıktan uzak duyup "bitti!.. denen yerden başlamak ve gözlerini açmak yeniden, belki de sevinçle kucaklaşıp başlarız kaldığımız yerden" diyebilmek bu kadar realist olmak kıymetini bilemeyip yitirdiğin duyguların zincirlerinin esaretiyle ezilmemek maharettir arkadaşım. yine de bu yeniden başlama ihtimalinde olmadğını bir tekrar ile anlatır.
"yarınlar bizim için geç artık,çok geç artık sana dönmek.." fyi
bestesine dair tek bir şey söyleyemem, her şeyi macbeth'den beklemeyin arkadaşım...