bukak

entry1 galeri
    1.
  1. boğaziçi üniversite kadın araştırmaları kulubu'nun kısa adı. 2-8 Mart arasında da okulda Kadın Şenliği düzenleyeceklerdir.

    boğaziçi üniversitesinin bulunduğu ve üniversite öğrencilerinin yaşadığı hisarüstü semtinde kadınlara yönelik sözlü ve fiziksel taciz, gasp ve yaralama vakaları nedeniyle bu gece 11'de bu olayları protesto etmek için sokakları da geceleri de istiyoruz sloganıyla yola çıkan boğaziçili kadın öğrencileri örgütleyerek hisarüstü sokaklarının kadın sesleriyle çınlamasını sağlamış topluluk.

    elbette bu yürüyüş gürültü patırtı hisarüstünde ya$ayan bir takım kendini bilmezleri engellemeyecektir, hatta "karılara bak la" diye birbirleriyle seviyesiz muhabbetlere girmişlerdir, gireceklerdir.
    ama bu gece yaşadığım ülkede olmasa da en azından bulunduğum okulda pek çok kadının kadın olmaktan gurur duydugunu kadın olarak kadınlıkları için haykırabildiklerini gördüğüm için mutlu oldum. türkiye'nin aydınlık eğitimli kendi ayakları üzerinde duran ya da durmaya çalışan kadınları olarak içimizdeki "ev kızı"nı bastırmaya çalışıyoruz, ba$ka $eyleri bastırmamız öğütlenirken... ve bugün daha umutluyum ki en azından bizim kızlarımız daha özgür olacak, bizim oğlanlarımız daha duyarlı...

    http://www.milliyet.com.t.../08/yazar/temelkuran.html

    "3 ay kadar önce Hisarüstü Mahallesi’nde, Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olan kadın arkadaşımız, bir grup erkek tarafından önce sözlü olarak taciz edilmiş ardından da bıçaklı saldırıya uğramıştır. Son birkaç gündür ise Börekçi ve Simitçi gibi Hisarüstü’nün merkezinde bulunan ve birçok kadın öğrencinin zaman geçirdiği mekanlar ve çevresinde de taciz vakaları artmaktadır. 25 Şubat gecesi de bir erkek grubu 3 kadına Simitçi’de oturdukları masadan laf atmış, eve giderken onları takip etmiş ve onları sözlü ve fiziksel olarak taciz etmiştir.

    Boğaziçi’nde okuyan birçok öğrenci Hisarüstü bölgesindeki evlerde yaşamakta ve zamanının büyük çoğunluğunu Hisarüstü’nde geçirmektedir. Birçoğumuz markete giderken, study’den evimize/yurdumuza dönerken ya da yemekten gelirken sözlü ve fiziksel tacize uğruyoruz. Tabi ki “güvensiz” olan tek yer Hisarüstü sokakları değil. Aynı şekilde Boğaziçi Kampüsü içerisinde de birçok sözlü ve fiziksel taciz vakası ile karşılaşıyoruz. Kampüs içinde yaşanan tacizlerin yanı sıra giderek artan bu taciz vakaları biz kadınlara şunu gösterdi: Yaşadığımız yer olan Hisarüstü hiç de o kadar “güvenli” değil! Peki Boğaziçi Kampüsü ve Hisarüstü biz kadınlar için nasıl daha yaşanılabilir bir yer olur? Bunun çözümünün şu aralar Hisarüstü’nde pek sık rastladığımız devriye arabaları ya da polis tarafından yapılan kimlik kontrolleri olmadığı açık! Simitçi’de oturup çay içerken kimliğimizi soran polislerin varlığı, kadınların yaşadıkları cinsel taciz vakalarına panzehir olmamaktadır.

    Ne olursa olsun “tacize uğrama ihtimali”nden korkup evlerimize, yurtlarımıza kapanmayacağız.

    Tacize karşı susmayacağız!

    Tacize uğrayan tek bir kadın değil, tacize karşı mücadele eden kadınlar olarak gece gündüz demeden Hisarüstü sokaklarında olmaya devam edeceğiz!

    GECELERi DE SOKAKLARI DA iSTiYORUZ!"
    0 ...