Kadın hakları ihlalinin en büyük örneğidir. Şimdi kimi arkadaşlar ne alakası var kadeşim zorla mı o insanı oraya koyduk gitti kendisi çalışmaya başladı tepkisini vermeye hazırlanıyorlardır.
O arkadaşların zihniyetlerini öpüyorum ve güzide başbakanımız RTE den "durmak yok yola devam" alıntısını yolluyorum. Bu insanların orda çalışmasından fiziksel olarak sorumlu olunmaması, o kadınların orda çalışmasından tamamen sorumlulu olmamak anlamına gelmemektedir.
Bu ne demek hemen açıklayayım güzel yazar kardeşlerim. Siz bu kadınlara (durum sadece kadınlar için mevzu bahis olan bir şey değil)insan haklarının gerektirdiği standatları sağladınız da, onlar yok ben illa geceleri pavyonlarda erkeklere daha fazla içirmek için çaba sarf edeceğim mi dediler? işin ekonomik yönünü bir kenara bırakırsak, kadını hala insan değil bir eğlence aracı gibi gören zihniyet sahibi vatandaşlarımız bu mesleğin birinci elden mimarları değiller midir? Hala kadınlara et yığını gibi bakıp arkasından dünyada sayılı medeniyetler arasında bulunduğumuzu iddaa etmek ne kadar tutarlıdır. Nitekim bu durum sadece konsumatristlerde ortaya çıkan bir durum değildir. Ata erkil toplumumuzun yarattığı insan hakları ve eşitlik çelişkilerinin yansımaları aile hayatından sokak ortasında kurulan pazarda geçen diyaloglara bile yansımaktadır.
Sözlerime burada sonlandırıken, bu tutarsızlığı savunacak(beni de eksileyecek) arkadaşların bu mangal yürek ve at gözlüğü destekli tavırlarına şimdiden selam ederim.