şayet eylemi gerçekleştiren başka bir şahıs olsaydı "hepimiz kardeşiz" fikrine katılmak mümkümdü. fakat gel gör ki, meclisin içinde kürtçe konuşan şahıs, doğuda vatandaşlarımızı öldüren bir terör örgütü yandaşı. kimse çıkıp da bana sakın o şahsı korumaya, söylediğimin aksini iddia etmeye kalkmasın. çarpılır.
kimse kimsenin hangi dili konuştuğuna karışamaz. lakin şahsın mecliste kürtçe konuşma niyeti belli ki propaganda yapmak ve ortalığı karıştırmak, "halkların kardeşliği" temasını işlemek değil.
ayrıca şöyle bir durum da söz konusu; bir devleti yönetmek gibi önemli -ki bazılarına göre önemsiz- meselelerin konuşulduğu bir mecliste, herkesin bildiği ve anladığı dilden konuşmak daha sağlıklı sonuçlar doğuracaktır kanımca. kimse kimseyi anlamazsa nasıl karar verilecek? verilirse ne kadar sağlıklı olacak?
karşı değiliz. sadece doğru kişilerin, doğru yerlerde, doğru sözlerle, düzgün niyetlerle özgürce konuşmasını istiyoruz hepsi bu. daha anlaşılmadıysa örümcek ağlarını temizlemenin vaktidir. *