ahlak

entry329 galeri
    32.
  1. bireyi kısıtlar. çünkü birey kısıtlanmayı gerektiren bir fıtrat üzredir. hiç bir özgürlük çığırtkanlığı, ahlak anlayışı ile yerine getirilen işlevden daha fazla öneme sahip değildir. ahlak bizatihi özgürleşmenin de önayğını oluşturmaktadır.

    ancak dar bir kalıp içerisinde düşünüldüğünde \'insanın kendisi gibi yaşamasına engel\' bir kavram olarak nitelendirilmesi, \'insanca\' yaşayabilmesi üst kavramını görmezden gelmekten kaynaklanmaktadır. illa örnek derseniz onu da veririz: sokağa işemek bir insan için kendi gibi yaşamasının bir göstergesi olabilir, ama bu -kendisi gibi-lik insanca olma durumundan hayli uzaktadır.

    ister mahalle baskısı, ister sütyen askısı diyin ancak ortaya konulan fiili veya manevi tepki, insanın kendi içine dönüp sorduğunda \'evet yanlış\' cevabına mashar oluyorsa, olabiliyorsa haklı bir yerde görmek gerekir bu tepkiyi. çünkü insan kötülük yapalilir ama asıl sorun yaptığının kötülük olduğunu kabullenmemekle başlar. sigara içiyorum ama kötü deriz. içki içiyorum ama kötü deriz. kötü olduğunu biliriz. ama özgürlük adı altında, adını kötü olmaktan çıkaracağımız herşey toplumsal tahrifata öncülük edecektir.

    bir diğer açıdan ise ahlakı salt bireysel olarak ele almaktan dolayı görmezden gelinen eksiklik bahsedilmeye değerdir. birey tek başına yaşadığında ahlak gereksiz görülebilecektir. ama toplum, aile, anababa, eş, kardeş göz önüne alındığında ahlakın gereği, gereksizliğini savunanlarca da kabul edilecektir. yok yine bana koymaz diyen varsa alsın gelsin. neyse.
    2 ...