değişen dünya düzeninin hayatımıza getirdikleridir bu yorgunluk belki de. eskiden her şey çok daha masummuş belli ki... bunu sadece aşk anlamında yorumlamak da yanlış aslında; dostluklara bakın, anne-baba ilişkilerine... iletişimsizlik alıp başını gitmiş bile.
dünya sürekli yeniliyor kendini, her gün başka bir alanda çığır açıyor insanlık. yenileniyor, yenilendikçe eskiyi unutuyor. yeniye çok çabuk alışıyor. gitgide daha da büyüyen bir yalınlığa doğu gidiyoruz. keşfettikçe daha da yalnızlaşıyoruz. paylaşmayı unutuyoruz, her şeyin kolayına kaçıyoruz. çünkü her şey daha kolay, daha basit dizayn ediliyor... insanların hayatı kolaylaşıyor.
gece olmadan gündüzü nereden bileceksin derler ya; zor olmadan, kolayın tadı yok, kolay olmadan zorun değeri yok.
her şey bu kadar basit olmamalı ama...
bizi makineleştirmeye çalışan bir mantık bu. unuttuk sevmeyi de, değer bilmeyi de.
sevgimiz "scs" oldu, dileğimiz "kib"...