Hikaye derinliği açısından intikam ve kirli eller temasına indirgenerek boğulmuş olsa da, pek çok açıdan muhtemelen en vurucu bir kaç filmden biridir.
Uyuşturucu trafiği, bu trafiğin aktörleri ve bu trafiğe mani olmaya çalışanların kirlenmişliği, insanlıktan çıkmışlığı, çoklu anagramlarla hikayeye karılmış.
--spoiler--
Hikaye esasen trafiğin kirli unsurlarına odaklı ilerliyor olsa da, bir tek adamın intikamına endeksli sönük bir final bırakıyor. Ancak devamında amerikan palavralarının bir tezahürü olarak, ana cartelin "bacaklarının" kesilmesi uğruna "kitabın dışından" Gidilmesinin pek de bir halta yaramadığı, kirli polisin oğlunun futbol maçını bölen çatışma seslerinden ayan oluyor.
--spoiler--
Sicario Emily Blunt ın yetersiz bir salak bir süper iq karakter yalpalarına rağmen, Benicio del toronun izleyiciye uyguladığı odak hegemonyasının hakkını vererek ve elbette Josh Brolin in efsane asist ve şok emprovizasyonlarıyla mutlaka izlenmeli diyeceğim bir film.
