piyanodaki bozuk bir nota, mutlu bir anın ahengini, ritmik olarak bozar. aynı emilynin kalbi gibi. film de zaten sürekli buruk bir nokta anlatılır.
ben in daha doğrusu tim in kendini bir şekilde bağışlama öyküsüdür. sonucu başından bellidir ama izlerken bir umut beklersiniz, gelmeyeceğini bile bile. kaçınılmaz olan geldiğinde ise kararlılığı, adanmışlığı ve iyi yüreği alkışlar ama bir yandan sorgularsınız, iç hesaplaşmanın olabilecek son noktasını.
gabriele muccino nun yönettiği filmde, atmosferin oyunculuklar kadar tatmin etmediği söylenebilir. ilk başta sonunu tahmin ettiğiniz filmde uzun ve durağan sahneler insanı sıksada filmin sonu başını unutturmakta. will smith rosario dawson ve woody harrelson ın başarısı olarak tanımlayabileceğim güzel bir film.