arda turan "bana çalım atmayı serdar özkan öğretti" diye bir açıklama yapmıştı yamulmuyorsam. galiba çok pis yamuluyorum. şimcik arkadaşım, senin için sabri sarıoğlu benzetmeleri yapıyorlar ve ben üzülüyorum sabri adına. tamam o da futbol terimiyle kazma ama en azından sapı var elle tutuluyor, arada bir toprak eşeleniyor* ve kullanılıyor. peki sen, peki sen ne işe yarasın be arkadaşım? hiç mi acımıyorsun türk futbol seyircisine. bazı insanlar maç izlemek için maaşlarının yarısı veriyorlar be azizim. geliyorlar ve maç boyunca trene inek vari topa bakışını, saçma sapan hareketlerinle kendi kendine attığın enfes çalımları, topu kaptırınca sanki tekrar kapacak hissine kapılıp boş boş adamın peşinden koşuşunu, gol pozisyonu kaçırınca sanki çok garipmiş gibi, her zaman atıyorda ilk defa kaçırmış gibi üzülüşünü, oyundan çıkarken bişe yapmış gibi göğsün önde, başın havada fatih ürek gibi koşuşunu izliyorlar. yazık değil mi futbol sevdalısı türk insanına? senin bu sevdayı katletmeye ne hakkın var?
açıklamalar yapılıyor ve deniyor ki, türk futbolu alt yapıya önem vermediği için gelişmiyor. e be kuzum seni gören bir başkan, teknik direktör ne cesaret alt yapıya önem versin? sen dersin ki benim suçum ne? evet senin suçun yok, sana top alıp hediye eden adam suçlu, belki bir keman alsa şimdi kibariye'nin arkasında döktürüyordun. elinden tutup beşiktaş alt yapısına yazdıran abimiz suçlu, elinden tutup tiyatroya yazdırsa, o boş ve ifadesiz bakışlarınla çok iyi bir drama oyuncusu olurdun. eh be gözüm, peki insanları göt etmeye ne hakkın var? (#2163355) beni bitirdin. futbola bakışım değişti. artık futbolun f sinden anlamadığıma kanaat getirdim. bundan sonra futbola yorum yapmayacağım. yaparsam da hep içimde saklayacağım, belki kişiliğime yansıyıp içe dönük, pasif, gereksiz bir insan olup çıkacağım.
ben beşiktaş'lıyım ve utanıyorum biliyor musun? beşiktaş'lı olduğum için sanma, çarpılırsın, çarpılırım. utanıyorum ki beşiktaş senin gibi futbolculara o formayı giydiriyor. senin giydiğin formayı giymek kanıma dokunuyor. beşiktaş için futboluna hiçbir şey katmayan bir adamsın, topa kafasını sokmaktan korkan, kendini sergen yalçın sanıp ara pası sevdasına kapılmış gereksiz bir adamsın. boş koşuların adamı serdar özkan. bak ne güzel oldu değil mi? inan ki 3. ligin herhangi bir takımının 3. kalecisini alalım koyalım takıma, senin yaptığının aynısını yapar.
özetle serdar efendi; biraz kendine saygın varsa, biraz türk futboluna saygın varsa, biraz takımına saygın varsa, biraz takım arkadaşlarına, ailene, sevdiklerine saygın varsa ve 4 subat 2009 besiktas antalyaspor macinda attığın golün bir mucize olduğuna kanaat getirdiysen artık futbolu bırak. veya ne bileyim git 3. ligin yıldızı ol, 2. ligde aranan futbolcu ol. ama ne olursan ol, ne oynarsan oyna ara pası atmaya çalışma, komik oluyorsun. artık seni izlerken sadece gülüyorum, boş boş ekrana bakıp ulan ben de topcu olurmuşum diyorum. sana bu şansı her hafta verdiği için, bize bu işkenceyi her hafta çektirdiği için mustafa denizli'yi ayrıca kınayacağım merak etme. inşallah bigün denk gelirde okursun...
