Özgür Özel, zamanında mecliste Hulusi'yi gömmüş ve Hulusi -kara kuru sapan salak iki sözden gayrı- gıkını dahi çıkaramamıştı. Bu sefer de komuta kademesine yapıştırıp, silah arkadaşlarına yaptıkları için "dua değil, beddua aldınız" demiş. Doğru söze ne denir ki? O gün Hulusi'de, Özgür'ün gözlüğünü lense çevirecek maça yoktu. Tıpkı "tiyatroda" rehin alındığı gibi... BOP'çu bakalım Özgür'e ayağını nasıl denk aldıracakmış, görelim. Türk Ordusu kumpaslarda boğuşurken, Ali Tatar canına kıyarken, savcıydın; o vakitler "kelle" dediğin asil neferin "başkomutanı" olduğun şimdi mi aklına geldi? Özgür gözlükten kurtuldu, ayağında ise problem olduğunu sanmıyorum: Gayet düzgün yürüyebiliyor. Kudurtucu tarzının devamını diliyorum.