Çok yakın zamana kadar “bir şeyler”i yaparsam “bir şeyler elde edip bir şeylere sahip olurum” sanıyordum. Bu yapmam gerektiğini zannettiğim şeylerin listesinin ardı arkası kesilmediğini ve kendimi mutlak mutluluğu aramanın simyayla uğraşmakla aynı şey olduğunu anlamam 29 yaşımda vuku buldu.
iş sahibi olursam bütün dertlerimin biteceğini sanmak gibi bir kerizlik içine düşmüşüm. Çok şükür güzel günlerim de oldu ama iki yıldır debelenmekten mental olarak komalık olduğum ve kıskacına kendimi kaptırmamak için elimden geleni yaptığım depresyon belasından kaçmak için kendimi tükettiğimi hissediyorum. Belki beni yakalayamadı ama bende koşmaktan ne nefes ne ciğer kaldı. Sessizce uyumak ve hafif bi pışpışın çok görüldüğünü hissettim hep. incitmemek için incindim ve şimdi bunların görülmüş olmasına duyduğum ihtiyacı tarif etmem mümkün değil. Allah’ım olmasa ne yapardım tahmin bile edemiyorum. Velhasıl bir süredir yaşam amacımı erteliyorum.