sevmek aşk değildir.
kurufasülye veya arabanızı, bir elbiseyi, film, müziği sevebirsiniz.
aşk...
bambaşka bir durum. nedeni nasılı bilinmez, tarif edilemez.
bir suyun rengini ve şeklini, tadını tarif edebiliyorsanız aşkı da tarif eder, tanımlayabilirsiniz.
aşkı ne tetikler?
beynimizin aşkı tetiklemediğini biliyoruz. aksine, beyni aşk tetikliyor ki oksitosinler ve dopaminler vb konuyu deşmeyelim.
çıkıp aşkı hormonlarımız ortaya çıkarıyor demeyin, biz aşık olduktan sonra hormonlar halaya kalkıyor - tam ters durum yani.
kısaca "insani bir durum" diye kestirip atalım.
belli bir yaşa kadar aşık olmak - belli bir zaman dilimde aşık olunur, sonrasında olunmaz demek için; aşık olmamak için "30 yaşından sonra ben evrimi geriye doğru işletip maymun olacağım" demek kadar mantıklı ve akla uygun tanımdır.
ya hayvan ya bir nebat ya da basit bir yaşam formu olursanız haklısınız.
ben bile yıllar geçti hala eşime neden aşığım çözemedim, nedenini de bulamıyorum.
şunun için diyeceğim bir tane gerekçem yok.
bunun için...
sevginiz için bir nedeniz yoksa, ortaya "bunun için seviyorum-bunu beğendiğim için" diye bir gerekçe sunamıyorsanız bu aşktır.
