sahip olduğu dünya görüşüne ters düşmemek ve yoldaşlarını yanıltmamak için bu yolu seçen, can feda gençtir.
o'nu, ilk defa bu şekilde; üniversitede kimsenin ayak basmadığı, izbe, rutubet kokan, bodrum katının en ücra köşesinde rastlamıştım. yerde olmasından mütevellit, sadece kıçını gördüğüm için, birşeyini kaybetmiş de onu arıyor hissiyatına kapılmıştım ama tabi yanlış düşünüyordum. allahu ekber sesi ile irkildim, kanım çekildi. namaz kılıyordu devrim.
ürkek bir ceylan nasıl son nefesini verirken, dişleri boğazına geçmiş olan aslana bakış atar, işte bende o namazını bitirdiği an öyle bir bakışla kalakalmıştım.
sohbet ettik biraz... yalvaran gözlerle, olan biteni kimseye anlatmamı ve herşeyi unutmamı istiyordu.
anlatmadım kimseye.
cuma namazlarında, şehrin en varoş kesimlerindeki camileri seçtik. arkadaşları öğrenmemeli ve dışlamamalıydı o'nu.