Müctehid yani müstakil bir içtihat edecek ilmi seviyede olmadıktan sonra bir vâzedilen (sünni) mezheb üzre olma gereğini makûl sayıyoruz. Ki bizlerin bir -merhum- (Allâme) Yaşar Nuri Öztürk veya -Allâme- Ali Akın hoca mikyasın da olamadığımız içindir!.