yeni suriye

entry17 galeri
    5.
  1. daha dün sevinç çığlığı atan halkın bugün ırak da saddam ve libya'da kaddafi için yaktıkları ağıtları biliyoruz.
    şimdi suriye'de esat için ağlayacaklar. ışıd el Kaide Taliban pyd pkk öso vs kıl tüy terör yapıları tarafından getirilen demokrasi ve özgürlüğü göreceksiniz.
    bu sırada kimse saddam, esat için kimyasal silah kullandı, diktatör kıl tüy deyip de zekamıza hakaret etmesin.
    aslında buralarda (libya, suriye, ırak, filistin vb) ölen yaralanan ve savaşın içinde yaşayan insanların acıları umurumda değil.
    bu yarattıkları din, dil, ırk, kimlik, mezhep, ideoloji bazlı cehennem onların tercihi.

    benim derdim ırak ve suriye ile olan 1200km sınır. türkiye bu 1200km sınırda şimdi silah enerji kartellerinin silahlı katillerinin kurduğu defacto devletlerle komşu oldu.
    bu cahil ve bir arada yaşama kültüründen yoksun, hak ve hukuk ile yaşam hakkını başkalarının hakkı ve hukukuyla yaşam hakkını yok etme üzerine kurulu insanlar artık iktidar oldu, yönetimi aldı. onları dizinleyecek tutacak üç kalmadı.

    Mazlum Abdi, Ferhat Abdi Şahin veya kod adı ile Şahin Cilo, Kürt komutan ve Suriye Demokratik Güçleri'nin genel komutanı olarak tanınan mazlum kobani.
    pkk'nın suriye yapılanması pyd komutanı, aynı zamanda da suriye demokratik güçleri başkamutanı.
    Türkiye Cumhuriyeti içişleri Bakanlığı ve Interpol tarafından kırmızı bültenle aranmaktadır.
    kendisi trump yemin törenine davet edildi.
    daha geçen gün notre dame kilisesinin açılış töreni yapıldı. bu kültür hazinesi olan mekana dünya liderleri katıldı.

    tabi ki katılımda dikkati çeken ırak kürdistan yönetiminde olan barzani de olması.

    https://www.rudaw.net/turkish/kurdistan/061220244

    şimdi suriye demokratik güçleri baş konutanı olarak mazlum kobaninin trump yemin törenine davetiyle barzani notre dame açılışına katılmasını üst üste koyup başımıza neler geleceğini düşünün.
    esat gitti, saddam gitti ve libya da kaddafi de gidip biz mısır'da yanlış at üzerine bahse girince akdeniz de doğal kaynak enerji havzalarında payımızı kaybettik. 1200km ırak suriye sınırında güvenliği sağlamak için daha fazla dolar daha fazla can ödeyeceğiz.

    sınırımızda 1.200km cehennemle, içimizde bu cehennemin zebanileriyle türkiye tamamen avrupa'dan medeni dünya'dan dışlanacak.
    bizi kim kabul eder, kim böyle bir ülkeye yatırım yapar ve istihdam yaratacak fabrika açar, teknoloji transferine izin verir?
    düz mantıkla örneklemek gerekirse...
    ev alacağım veya bir iş yeri açacağım.
    binada oturanlar hırsız uğursuz çete tipler. mahalle ise her gün çatışma silah sesleri soygun gasp olan yer.
    siz bu insanlarla komşu olmak ister misiniz?
    bunların içinde iyi insanlar da vardır diyerek böyle yerde ev almak, çocuk büyütmek, iş yeri açmak ister misiniz? arabanızı sokağa park eder misiniz? çocuğunuz sokakta oynarken içiniz rahat olur mu?
    sahi ya...
    birbir türkiye'den çeketini alıp kaçar gibi çıkan dünya markaları...
    haklarını ve servislerini, satış noktalarını devir eden kapatanlar ekonomik nedenlerle mi bunu yapıyor yoksa 10-20 yıl sonra "böyle giderse ne olacağı belli" diye mi bu ülkeyi terk ediyor?
    bu markalar rekabet edecek kaliteli markaları olmayan bir ülkeyi neden bu yabancı üretim devleri terk ediyor, kendileri için cennet olan bu pazarı neden terk ediyorlar diye hiç sordunuz mu kendinize?
    Volkswagen'e bir öpücük vermediğimiz kaldı. fabrika arsasından tutunda ne kadar vergi ve gümrük vb açısından teşvik muafiyet versek de fabrikasını bize değil de balkanlara kurdu. bizde işçi mühendis olarak 7 kişiye vereceği parayı adamlar 3 işçiye vermeyi tercih etti.
    neden?

    başımıza neler geleceğini kimse göremiyor, esat değil türkiye kaybetti.
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük