kapitalist bir dünyada, ağzından din kelimesini düşürmeyen adamların tek derdi kendi safına daha fazla müşteri çekip, gelirlerini harami biçimde katlamaktır.
çin, kurumsal islam, hristyanlık, yahudilik, hinduizm yapılanmalarının yoksul inananlara hizmet etmekten çok, türkiye, iran, katar, suudi arabistan, abd, ingiltere gibi ülkelerin bölgesel çıkarları adına proxy işlevi gördüğünün bilfiil farkında.
adamlar, audili diyanet imamları müsiad ve tüsiad ın kapitalist çıkarları adına daha fazla vaaz versin diye, ne diye kendi çıkarları aleyhine olan girişimlere müsaade etsin ki!
aptal mı bunlar?
müsiad ın asıl derdi ahlakı yeniden tesis etmek olsaydı, gettolar zenginlerin fuhuş ve uyuşturucu pazarına dönüşmüşken,
binlerce fabrika,
maden,
şantiye işçisi güvenlik ihlalleriyle sakatlanıp vahşice can verirken,
dini kullanarak dilan polatlar, sezgin baran korkmazlar yaratan islamcı kapitalist düzenle mücadele ederlerdi! halbuki böyle bir şeyi tahayyül etmek bile imkansız!
kapitalizmin amacı hiçbir zaman yoksullara, sefillere hizmet etmek olmadı. ulufe dağıtarak milyonları köleleştirip emek hırsızlığına dayanan sömürü düzenini ilelebet var kılmaktı gayeleri.