aşık, aklı başında değil ya,
dayanamaz, kıyamaz sevdiğinin gözyaşlarına
güneşte de demler çayı
kalbinden de süzüp verir
bulutları da sürer tarlalar gibi
yağmurlar da eker göğün göğsü bulutlara
hatta feleğin tekerine çomak da sokmaya kalkar (bunu yapabileceğini zanneder)
her imkansızı mümkün görür aşığın gözü kalbi, ayakları yere basmaz, uçar. aşıksa, mecaz bile olsa, aklı başında değildir, mazur görülür belki, ama, yok, gerçekten aşık değilse eğer, kur, Serenat yapıyorsa yalandan, yada duygusal bir yoğunluk ve anlık coşkuyla erkeksi deli cesaretiyle esip gürlüyorsa o zaman sıkıntı büyük. zira iddiası büyük, getirisi ve götürüsü de. o iddiasıyla seviyorum dediğiyle sevdiğiyle muhakkak sınanır ve muhtemelen de çarpılır. aşk yalanı sevmez.
dağ gibi cesur yiğit olsa diz çöktürür önünde aşk. uçsuz bucaksız engin deniz olsa dar gelir sığmaz yüreğine, yanardağ volkan olsa söndürür ateşini. taa ki toprak gibi hiç olursa anca sükunete erer karar kılar durulur yok olur da yoklukta var olur kemal bulur aşkla.
aşk hem bir mücadele hemde kabulleniş halidir. ikisi bir arada olmadan eksik kalır tamam olmaz. bunu sana yaşatır ve öğretir ki tamamlanasın. her halükarda aşık kalasın. aşktan nasibi olmayanın eşekten farkı yoktur..