erkekler, kadınların değişmeyeceğini umarak evlilik masasına oturur.
kadınlar ise erkekleri değiştirebileceklerini düşünerek oturur aynı masaya.
bu yüzden sonuç genellikle hüsran olur. burda aslında mesele ne kadının ve nede erkeğin değişir yada değişmez olduğu değildir. değişimin müspet olup olmadığı ve müspet değişime açık olup olmadığıdır. eğer değişime ve gelişime ayak uyduramazlarsa o zaman bu varsayım gerçek olur işte. yoksa değişim hayatın özüdür. ama bu azim yürek sabır mücadele ve aşk ister. bu da her insanda kâfi miktarda olmaz. yani doğada taş çok, ama değerli taşlar az. bu potansiyel herkeste var ama kullanan kim? terzi yoksa kumaş elbise olmaz. her kumaştan da takım elbise olmaz. elması işlersin pırlanta olur. bakırı işlersin en fazla malakhit olur. daha fazla bir şey olmaz. yontulmamış ham elmas olmaktansa işlemiş bakır cevheri olmak evladır. en azından iş görür. cevherin kıymetini ise ehli sarraf bilir..
