fatura kesmemek

entry3 galeri
    1.
  1. Yapılan ticaretlerde fatura kesilmemesi, bunun yükünü topluca çekmemize sebep olur. Vatandaşlık bilinci oturmamış cahil ve bencil toplumlarda, neredeyse herkes "fatura kesmezsen kaça olur?" şeklinde bencil ve günü birlik çıkarları için buna çok fazlaca başvururlar. Şimdi birileri çıkıp: "herkes fakir, esnaf zorda, düzen böyle kardeşim, mecbur kalıyoruz geçinmek ve yaşamak için." veya "önce zenginlerden vergi alınsın" vb. bir sürü laf salatası da yapar. Arkadaşım, bütün bunlara on yıllarca izin verenlere ve hiç bir şeyi takip etmeyip, bizzat çanak tutanlara sesini çıkarmadan, sus pus oturan sizsiniz. Ayrıca sen de okuyup, çalışıp kendini geliştirseydin. Okuldan kaçıp serserilik peşinde koşamayıp, altılı ganyan oynamayıp, kıraathanede takılmayıp, tembellik vs. yapmasaydın. Hiç bir devlet, buradaki kadar; cahilleri ve onların hak edilmemiş kazançlarını korumuyor. Yılan sadece size dokununca mı ölmeli? Sizin bencilliğinizin, ufak hesaplarınızın, gamsızlığınızın, tembelliğinizin ya da yapamadıklarınızın cezasını neden herkes çekiyor?

    Bütün bu fatura olayına benzer ve ülkenin neredeyse her ilçesinde tanıklık ettiğim şekliyle diğer kanayan yara da şudur ki; mobilyacı atölyesi, reklamcı atölyesi, berber, kıraathane, vb. tabelalı minik ticarethaneler bile, vergi levhası olmadan on yıllarca iş yürütebilmektedir. Buna kendimi bildim bileli asla anlam veremedim. işin daha da ilginci bu şekilde çalışan yüzlerce ticarethaneyi ihbar ettiğim (ihbar etmeye de sürekli devam ettiğim) halde (bir kaçı hariç) konuyla zerre ilgilenen de olmadı maalesef. ilgilenmeyenleri de bildirmeme rağmen henüz bir şey olmadı ama elbet kayıtlarda hepsi vardır ve hepsi bir gün vicdan sahibi birisinin önüne düşecektir.

    Özetle ve güncel olarak; kayıt dışı ticaretten para kazananlardan alınması gereken en temel vergiler alınabilse, herkesin ödemek zorunda kaldığı çoğu vergiye gerek dahi kalmayabilirdi. Bu durum halen düzeltilebilir.

    Bunlar yetmiyormuş gibi yine güncel olarak; kaçak işçi çalıştıran ticarethanelerin, inşaat sektörü iş verenlerinin, vb. yerlerin de yeterli takibi yapılsa, herkes hem daha güvende hem de daha refah içerisinde yaşayabilirdi. Yeni doğan çetesi örneğinde de olduğu gibi, o sektörle alakası bile olmayan lise mezunlarının eline; bebeklerimiz, sevdiklerimiz ya da çocuklarımız düşmezlerdi. Keşke bu ufak hesap ustası tüccarlar, daha hak edilmiş para peşinde koşup, klasik köylü kurnazlığı yapmasalar. Minik esnaflar bile devleti dolandırmak ve kaçak işçilerin emeklerini sömürmek peşindeler. Bu anlamda her alan ve her sektör bataklığa dönmüş durumda. işin ilginci, bunu yapanlar arada mağdur edebiyatı bile yapacak kadar da yüzsüzleşirler. Umarım en kısa sürede her ama her sektöre bahsettiğim konularda gerçek vatan severler el atarlar ve ortalığı biraz da olsa temizlerler.

    (bkz: kayıt dışına kayıtsız kalınması)
    (bkz: ata sporu olarak vergi kaçırmak)
    (bkz: düzensizliğin ve takipsizliğin düzeni)
    (bkz: giderek büyüyen kaçak ve yetkisiz işçi sorunu)
    (bkz: kayıt dışı kazancın dönüp dolaşıp bize girmesi)
    1 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük